1 Aralık 2007 Cumartesi

ESRA'DAN AĞZIMIZI TATLANDIRAN TARİFLER (Kekler, Pastalar, Kurabiyeler)

BASİT ELMALI PASTA


"Bu pastayı Sevgili misss’in (zerrin) sayfasında görünce kesin yapmalıyım dedim. Hem basitti hem de lezzetliydi. Ben elmalı pasta delisiyim bu yüzden denemekte hiç gecikmedim ve iyi ki de denemişim. Tarifi canımcım zerrin'in sayfasından alın, hem onu da ziyaret etmiş olursunuz. Link eklemeyi henüz bilmiyorum adresi yazıyorum o yüzden yapın ve yiyin pişman olmazsınız çok güzel. (ben de Hindistan cevizi yoktu tarçın ve ceviz kullandım üstüne tek değişiklik o ) AFİYET OLSUUUUUUUUUUN…"

http://www.misssgibi.com/

Blog dünyasına ilk girdiğim zamanlardı. Daha yeni yeni insanlarla tanışıyordum. Ziyaretçi sayım 30 olunca çığlığı basıyordum. (Yaşasın kızlardan başka - istanbuldaki arkadaşlarım- 10 kişi daha girmiş diye) :)) Blogumu açtığım ilk günler tanıştım Esra'yla. hepimizin ilk günlerinde gelen ziyaretçiler ne kadar önem taşıyor değil mi... İlk zamanlar çok ciddi yazardı yorumları. Tabii bilmiyor karşındaki Zerrin'in deli olduğunu. Yavaş yavaş kavradı :) En son yorumları börtüm böceğim diye başlardı. Gerisini siz anlayın. İlk yaptığım tariflerden biriydi bu elmalı pasta. Heycanla sayfama koymuştum. Yorum yazanlar oldu. Esra'da yazmıştı. nefis deneyeceğim diye.. Beklemeye başladım (şaka değil bekledim) acaba denedimi, ayy oldumu acaba? Yaaa beğenmesse? offff off. Şeklinde stresli zamanlar yaşadım. :) Sonra bir yorum geldi Esra'dan denedim nefis oldu. Bak bakalım becerebilmişmiyim diye. Resmen sınav vermiş gibi hissettim. Uçarak gittim sitesine. Evet benim tarifim uygulanmıştı :)) Sonra canım ciğerim olduk. Sevdik birbirimizi .. Ama hep yeri ayrıydı Esra'nın. İlk tarifimi deneyen olarak. :) Sonra tam bir yıldır yapmadığım bu tarifi (en son siteme eklediğim zaman yapmışım) böyle bir zamanda yeniden denedim. Öyle zor oldu ki... Mutfakta mutlu mesut olan ben bu sıralar nefret ediyorum. Hiç giresim yok. Esram için girdim. eski tarifimi denedim. Eski yazışmalarımızı hatırladım. beni güldürdüğü anları düşündüm... Hep Esra'yı düşündüm ...
Seni özleyeceğim canım Esram ...

Malzemeler:
1 paket petibör bisküvi1 paket krem şanti2 su bardağı süt4 adet elmayarım su bardağı ceviz1 su bardağı esmer şeker2 çay kaşığı tarçınHindistan cevizi
Hazırlanışı:
1) Elmaları rendeliyoruz 1 su bardağı şekerle tavada öldürüyoruz. En son içine tarçın ve cevizi ekliyoruz.2) 1 su bardağı soğuk sütle krem şantiyi hazırlıyoruz.3) Bisküvileri geri kalan 1 su bardağı süte batırıp çıkarıp ıslatıyoruz ve borcama diziyoruz. Üzerine elmalı harçtan döküyoruz. Sonra yeniden üzerine bisküvileri diziyoruz. Sonra üzerine elmalı harçı döküyoruz. üzerine yine ısladığımız bisküvileri diziyoruz. Üzerine krem şanti yayıp hindistan ceviziyle servis yapıyoruz.Afiyet olsun.

CHEESE CAKE

"Dün cheesecake yapmak için mutfağa daldım… Bu arada tv de haberler vardı. Tüm kanallar Hollanda Kraliçesi Beatrice, oğlu veliaht prens William ve onun karısı prenses maxsima'dan bahsediyor… Burnumu dayadım tv camına izliyorum niye mi? Anlatayım…Yıl 2003 Kasabamız nüfusunun %70 lik kısmı Hollanda da işçi olarak çalıştığı için . Hollanda da bizim Konya’dan bile küçük bir ülke olduğu için,çalışanlar orada bayağı bir nüfus oluşturuyor… E bizimkiler de çok olunca belediye başkanı veliaht prens ve prensesi kasabaya davet etti.Tabii kimse bu davete ihtimal vermedi… Türkiye’de küçücük bir kasaba prens ve prenses ağırlayacak. Peh kim inanır. Ama kabul ettiler . Biz sadece kasaba ve belediye ile uğraşır derken haber okula bomba gibi düştü… Okul da ziyaret kapsamında.Derhal ödenek gönderildi tüm öğretmen öğrenci hizmetliler hep beraber başladık okul hazırlamaya Ogünlerde eve gidip kendimi yatağa attığımı bilirim. Ne zaman uyudum ne zaman uyanıp okula gittim hatırlamıyordum.Bu süre zarfında habire öncü birlikler okula gelip etrafı kolaçan ediyorlardı (sanırım onların koruma örgütleri oluyordu bu arkadaşlar biz tabii görmüşüz yakışıklı elamanları ağız bir karış izliyoruz). Son öncü birlik Hollanda Büyük elçisi ve karısı idi. İşte onlar bizim favorilerimizdi. Çok şeker ve inanılmaz sıcak kanlı insanlardı…
Beklenen gün geldiiiiiiii. Okuldaki öğretmenlerle hep beraber prens ve prensese vermek için ellerimizle otantik bir çömlek hazırladık. Giyindik süslendik beklemeye başladık. Çocuklar hazır ve nazır ,okul nefis durumdaydı.Kalabalık bir gruptu. Ben hem William hem de Maxima ile tanıştım biraz sohbet ettim. Okulu çok sevdiler…ve gittiler prensesteki zarafet inanılmazdı. Geçekten bazı insanlarda asalet (bende olmayan şey) denen şeyin olabileceğini kanıtlıyordu prenses.Akşamına tüm tv kanallarında vardım ben .Hatta Hollanda tvlerinde izleyip arayanlar bile olmuştu. Anlayacağınız 2-3 gün süren kısa bir şöhret olmuşluğum var. He he he hey gidi günler heyBu arada bunları düşünürken cheesecake yanmadı merak etmeyin…Tarifini
“leyya” bloğunun sahibi arkadaşımdan aldım. Beni olabilecek tüm cheesecake kazalarına karşı uyararak ayrıntılı olarak anlattı. İyi ki öyle anlatmış sanki 40 yıldır yapıyormuşum gibi yaptım…(Teşekkürler leyyacım öpüldünüz). Kendim yaptım diye söylüyorum nefis üstü bişey olmuştu.(başkası yapsa bu kadar övmem zaten he he he ) Bugün okula götürdüm anında bitti."

http://pecetedennotlar.blogspot.com/

Seni tanıyamadım. Sohbetini hiç bilemedim. Gülümsemeni merak ettim. Kızgınken kaşlarının halini görmek isterdim. Telefondaki “Alo” sesini duymak isterdim. Hayatımda keşkeleri hep uzak tutmaya çalıştım. Sen bana geride kocaman bir “Keşke” bıraktın. Dedim ki kendi kendime “Sen hayal et o zaman…” Şimdi bana gülümsüyorsun ve hatta kahkahalar içinde cheesecake’i pişiriyoruz. Ellerine sağlık Esra’cığım, pek güzel olmuş… Öpüyorum seni kocaman…

MALZEMELER:· 400gr Labne Peynir· 2 Paket Burçak Bisküvi· 125gr Yağ· 3 Adet Yumurta· 3 Kaşık Un· 2 Kaşık Süzme Yoğurt· 1 Su Bardağı Süt· 1 Paket Krem Şanti· 1 Paket Frambuaz Sosu· 1 Bardak Toz Şeker· 1 Paket VanilyaYAPILIŞI:Bisküvileri robotta un gibi olana kadar çekilir ve eritilmiş yağ ile yoğurulur. Yağlı kağıt taplı kalıba bastırılarak döşenir. Bu karışımı 1 saat buzdolabında bekletilir.Ardından krem şantiyi süt veya su ile çırpılır, içine labne konur ve tekrar çırpılır. Sırasıyla yoğurdu, şekeri,vaniyayı, unu ve yumurtaları (tek tek) çırpılır. Karışım biskuvili tabanın üstüne dökülür. 150 derecede 60 dk üzeri hafif sararıncaya kadar pişirilir. Fırından çıktığında hafif sallanır, soğuyunca katılaşıyor. Bir gün buzdolabında bekletilir. Frambuaz sos ile servis yapılır.

Esra’dan not:”Kesinlikle tavsiye ediyorum…AFİYET OLSUUUUUUUUUN…”

FINDIKLI ÇİKOLATALI KEK

"Çok sevdiğim yemek pişirmeye başlamak dönemlerimde çok ket vuruldu bu işlere. Kim mi? annem )))) (mutfak kirlenir, ortalığı batırırsın, malzemeyi boşa harcarsın yazık) hepsi çoooook mantıklı ve beni kızdıran bahanelerdi )))))İlk kek yapma deneyimimi hatırlıyorum annemle yüzyıl savaşlarından birini yapmıştık. (annemin “kesin olmayacak” ve benim “ya anneeeeee niye olmasın bi deneyeyim ya” şeklinde gerçekleşen sinir savaşları) Onun mutfakla alakalı bazı kalıpları kesin…Kekimin içine kakao koymak istemiştim ama annem kakaonun çabuk yanacağını o yüzden normal kek pişirmemi söyledi ama ben ısrarlıydım düşük ısıda pişiririm dedim… sordu kaç derecede pişireceksin diye kaç dersem diyeyim aşağısını söyleyeceğini bildiğim için 150 dedim bana aaaaaaaaaaa olur mu ? 100 derecede pişirmen lazım dedi…Çok sinirlenmiştim “evet anne 100 bile fazla 50 derece de pişirmeliyiz… hatta o bile fazla güneş enerjisinde pişirmeliyiz dedim” sonra da bu cevaba ikimiz birden bayılana kadar gülmüştükkeki fırından çıkardığımda muhteşem bir görüntü ile karşılaştık. İnanılmaz kabarmıştı. Çok mutluydum ben yaptım ben yaptım seslerim yankılanıyordu beynimde (o zamanlar beynimde yankılanan ben yaptım sesi bana aitti .Pınar beyaz reklamlarındaki Okan BAYÜLGENİN seslendirdiği beynin “ben buldum ben buldum “ çığlıkları yüzünden artık içimdeki o ses Okan’a ait he he he )O Günden beri hep değişik denemelerim oldu keklerle alakalı ve hep çok sevdiğim bir çeşit oldu kek yapmaktan hep çok hoşlandım (yemekten daha çok tabii)…Bunca uzun lafın kısası ben dışarıda yeterince güneş olamamasına rağmen kek yaptım… hem de etkinlik için. Son zamanlarda yaptığım en lezzetli keklerden biri idi. Tarif tamamen bana ait (uydurdum, uydurdum) keşke biraz daha sabırlı olup keki azıcık geç kesseydim şekli daha güzel olurdu…denemeniz kesinlikle tavsiye edilir…"

http://ozleminpastacafesi.blogspot.com/

Daha önce her ne kadar birbirimizi tanımasakta bloğunu takip ettiğim, tariflerine baktığım bir arkadaşımdı Esra. Tabii ki bu şekilde olmasını hiçbirimiz istemezdik. Ama şu an ona dua etmekten başka yapacak bir şeyimiz yok malesef. Düşününce çok da fazla bir şey gelmiyor insanın aklına. Ailesine ve tüm sevdiklerine sabırlar diliyorum.
Esra, mekanın cennet olsun. Tüm melekler senin yanında olsun.

MALZEMELER:· 3 Yumurta· 1 Çay Bardağı şeker· 1 çay Bardağı Sıvı Yağ· 1 Çay Bardağı Süt· 1 Portakal Kabuğu Rendesi· 1 Su Bardağı İnce Çekilmiş Fındık· 1 Çay Bardağı İnce Çekilmiş Çikolata· Vanilya , Kabartma Tozu· Alabildiği kadar un (kek kıvamı)İÇİ İÇİN:· 1 Çay Bardağı Süt· 1 Paket Krem şanti· 100 gr Çikolata· 1 Kaşık SütYAPILIŞI:3 Yumurtanın sarıları ve şeker çırpılır. Yumurtanın akları ayrı olarak köpük olana kadar çırpılır.Yumurta şeker karışımına yağ,süt eklenip tekrar çırpılır. Ayrı bir yerde Fındık, ince kıyılmış çikolata ve portakal kabuğu rendesi karıştırılır.Yumurta karışımına alabildiğince un vanilya kabartma tozu ve fındık karışımı ilave edilir. En son köpük halindeki yumurta karışımı köpükleri söndürülmeden ilave edilir.Düz bir kalıpta 150 derecede 50 dk pişirilir. Çıkarılıp soğumaya bırakılır.Süt ve şanti çırpılır. 1 Kaşık süt ile çikolatamız benmari usulü eritilir. Soğuyan kek ortadan düzgünce kesilir. 1. keke Önce erittiğimiz çikolatayı süreriz biraz dinlendirip şantiyi süreriz ve 2. keki üstüne kapatırız… Üstüne pudra şekeri serpilir afiyetle yenir. AFİYET OLSUUUUUUUUUUN

KREM KARAMELLİ KEK


"İlk ve ikinci Cemremiz Düştü; Bahar geliyor koştura koştura;“Halkımızın arasında yaygın olarak baharın müjdecisi olarak bilinen sıcaklığın artması olayına cemre denir. Cemre'nin birer hafta arayla havaya, suya ve toprağa düştüğüne inanılır. Üç tane olan cemrenin birincisi havaya (19-20 Şubat), ikincisi suya (26-27 Şubat) ve üçüncüsü de (5-6 Mart) toprağa düşer. Her cemrenin düşüşüyle hava sıcaklığı artar, cemrelerin arasında ise sıcaklıkta küçük bir düşüş görülür.” Diyor internette ki bir yazıda…Ne kadar sevindirdi beni bu bahar müjdecisi bilmiyorum… Birincisi ne kadar kış gördük ki baharın gelmesi müjde olsun… Özlemeye bile fırsatımız olmadı kıymetini anlayamadık güzel günlerin…Çok derin ve uzun bir konu bu aslında ve kesinlikle üstün körü geçilmemesi gereken bir konu ama biliyorum ki hepiniz dünyanın bu amasız gidişatını zaten bir şekilde araştırıyor takip ediyor, benimle ve milyonlarca kişiyle aynı endişeleri paylaşıyorsunuz…Baharın ve Mart aynın gelmesi beni başka konu da da korkutuyor ne mi?… Tabi ki kediş bitmek tükenmek bilmeyen gırnavlama sesleri, (karşınıza geçip resmen erkek arkadaş istiyorum diye bağrınıyor terbiyesiz) Peşinde 10-15 erkek kedi ile oradan oraya cilvenerek koşturması , sorun sonrası bana tam bir yük…Kedişin karnı birkaç hafta sonra şişmeye başlıyor. İlk sorun sorun onu doyurma haspam hiç doymuyor yaaaaaaa…Hamilelik sorunları biter yavruları doğurur atar başıma gider ben bakmaktan helak günlük işler arasına yavru kedi büyütmekte girer… Ama o sevimlilikleri kurnazlıkları büyürkenki güzellikleri… Yok kendime gelmeliyim ben kanmayacağım bu sefer gidip kedişi kısırlaştırmam lazım bakamıyorummmmmmm.Derde bak keşke her dert böyle basit olsa… Ama çok tatlılar ya…Yok yok ben şuursuzum bir tatlılar diyorum bir kısırlaştırayım diyorum amaaaaaaan ne yapacam ben yaaaaaaaa…Zerrinin msn adresi silinmiş listemden bende acilen tekrar istedim o da bana kedimi sildi dedi… (Kedi bazı yönlerden iyi oluyor üstüne atabiliyorsun suçları)
Bunca yazının kekle ne alakası var diye de düşünmeyin bu şarkının yanında çayla kek de çok güzel gider di mi ama yaaaaaaaaaaaaa… (uyanık mıyım ne)Cemreyi kedi düşürdü ben bilmem bu arada….
Tarif sofra dergisinde bir daha ki sefere sütü fazlalaştıracağım, ben size orijinal tarifi yazdım…."

http://burcinindenemeleri.blogspot.com/

Başlığını kim çizdi? Bilgi verebilirsen çok memnun olurum, maili ile kısa bir süre önce tanıdım Esra'yı. Sonra Kevgir'in Kasım sayısına konuk yazar olmam için gönderdiği maili gördüm posta kutumda, çok mutlu oldum. O günden sonra mesajlaşmalarımız ve tabi ki yorumlaşmalarımız oldu. Şahsen hiç görüşmedik ve konuşmadık ne yazık ki ama ne kadar içten ve sıcak kanlı olduğunu anladım hemen.

Beklenmedik bir şekilde aramızdan ayrılışı hepimizi çok üzdü ve derinden yaraladı. Uzun bir süre etkisinden kurtulmamız zor olacak. Onun anısına yapılan bu güzel organizasyon geride bıraktıklarına, sevenlerine yakınlarına ve blog camiasına güzel ve değerli bir miras olacak.

Emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler...

MALZEMELER:KREM KARAMEL KARIŞIMI:· Yarım kilo Süt· 4 Adet Yumurta· 5 Çorba Kaşığı Şeker· 1 Paket Vanilya· 1 Adet Rendelenmiş Limon KabuğuKARAMEL İÇİN:· 1 Su Bardağı Toz Şeker· 1-2 Damla Limon SuyuBROWNİ İÇİN:· 1 Su Bardağı Toz Şeker· Yarım Su Bardağı Süt· Yarım Su Bardağı Sıvı Yağ· 1,5 Su Bardağı Un· 3 Çorba Kaşığı Kakao· 1 Paket Kabartma Tozu· 1 Portakal Kabuğu Rendesi (ben ekledim)· 1 Vanilya (ben ekledim)YAPILIŞI:Öncelikle krem karamel karışımı için bir tencerede süt, yumurta tozşeker,vanilya ve limon kabuğunu iyice çırpın ve kenara alın.Browni için şeker ve yumurtayı çırpın. Sonra süt,yağ,kakao,kabartma tozu, vanilya, portakal kabuğu rendesi ve unu ekleyerek browni hamurunu hazırlayın.Karamel için toz şeker ve limonu bir kapta ateşin üstünde karamel haline gelene kadar eritin.Önce karameli kalıba boşaltın, sonra sütlü karışımı, en üste browni karışımını dökün. Sıcak su koyduğunuz fırın tepsisinin içine kalıbı oturtun 170 derecede 40-45 dk pişirin. Fırından çıkarın iyice soğuduktan sonra sıcak su dolu bir kabın içinde bekletin yapışma ihtimaline karşı kenarlarını bıçakla ayırın. Sallayıp ters çevirin. Nefis bir görüntü bayılacaksınız… AFİYET OLSUUUUUUUUUN….

ŞEKERPARE

"Merhabalar;
Blogspota geçtim geçeli çok rahatladım. Sorunsuzum. En güzeli eklediğim yazılarım ve fotolarım kaybolmuyor. Ve gördüm ki bir çok arkadaşım önce veya sonra geçmişler blogspota onları buralarda buldukça yıllardır görmediğim akrabalarımı görüyor gibi oluyorum. Ama üzüldüğüm bir nokta var ki geride bıraktığım arkadaşlarım. Bir çoğuna geçmeleri için elimden geldiğince yardım etmeye çalışıyorum.
Bir kaç gündür blogcuyu ziyeret etmek kalan arkadaşların sayfalarını dolaşmak ve msj bırakmak için uğraşıyorum ama ne mümkün. Ya sayfayı açamıyorum. Hadi inatla uğraştım ve sayfayı açtım diyelim bu seferde güzelce yazdığım yorumlarımı gönderemiyorum.
Lama'nın yaptığı davetin ardında bir davette ben yapayım. Haydi arkadaşlar gelin buraya. Şablon değişikliği sizleri korkutmasın. Blogcuda çalışabilen burada neler yapmaz ki hem kime sorsanız size yardımcı olur.
Bakın size tatlı ikram ediyorum...:) sizleri ikramlarımla kandırıp buraya çekmeye çalışıyorum. Alın bakın tadlarına hepsi nefis... Buyrun buyrun daha ne yemekler ne ikramlar var neler
Öncelikle şekerparemlebaşlayalım tarif portakalağacından görüntünün aslı ile alakası yoktur ama tadı süperdi...Tarife
buradan ulaşabilirsiniz."
http://papatya68.blogspot.com/

Esra arkadaşım için yaptığım şekerparem bu bugünkü duadan sonra misafirlerime ikram edeceğim tarifini yazıyorum ;
MALZEMELER:
250 gr.margarin,
1 sb.pudra şekeri,
4 yk. irmik
2 yk. hindistan cevizi,4 sb. un,vanilya,kabartma tozu,2 adet yumurta.
YAPILIŞI:
oda sıcaklığında yumuşamış margarinle bütün malzemeler karıştırılıphamur yoğrulduktan sonra ceviz kadar parçalar alınıp yuvarlanır ortasına parmakla bastırılıp fındık veya badem koyularak fırın tepsisine dizilir 180 derecede ısıtılmış fırında pişirilir fırından çıkınca soğuk şerbet dökülerek şerbetini çekmesi beklenip servis yapılır Afiyetle yenir...
ŞERBETİ:3,5 sb .şeker, 3 sb. su, bir çay kaşığı limon suyu.
Ben acele yazdım kusura bakmayın arkadaşlar bir eksiği varsa düzeltin lütfen bugün çok işim var koşturuyorum ama bende esra için çıkan dergide yer almak istedim umarım beğenirsiniz haa bu arada lezzeti çok güzel oldu ESRA cığımın canına değsin o mutlaka bizim kendisi için yaptıklarımızı görüyordur inşaallah sevindirebilmişizdir hepinizin ellerine sağlık sevgiler


ÇİKOLATALI YABAN MERSİNLİ PASTA


"Merhabalar;
Seneeeeeeee bilmem kaç. Ben küçüğüm, mahalledeki teyzelerden biri arkadaşının çocuğunun doğum gününe gidecekmiş. Anneme söyledi, annem nasıl izin verdiyse, (ki mucizedir) benimde gitmeme izin verdi. Doğum günü ya, pasta yiyeceğim hayalleri ile gözüm dönmüş bir şekilde düştüm yollara.
Çocukları pek tanımıyorum, onlar genelde arkadaş gurubu, oynuyorlar. Ben kenardayım. Aklııııııııııııııım , fikriiiiiiiiiiiiiiiiiiiim pastada (obur olacak çocuk o yaştan belli oluyormuş).
Neyse oyunları bitti, haydi pastaya dendi. Herkes toplandı. Veeeeeeeeeeeeeeeeeee geldi. Allahım o güne kadar gördüğüm pastalar neydi ki, bu 5 katlı, nefis görüntülü, her tarafında şeker hamurlarından yapılma küçük figürler bulunan bir şahane. Yok saldırmadım ama herkese dağıtılan o figürlü şekerciklerden, bana da versinler diye öldüm.. Bittim... Öyle, bana da verin diye isteyebilen bir çocukta değildim. Ama gözlerimdeki o feci bakışı gören doğumgünü annesi, en güzel şeker parçasını bana verdi. Dünyalar benim oldu. Hemen elime aldım, bulaşan kremaları temizledim. Yihuuuu benimdi, bu benim. O şahaneyi bir çırpıda yedik bitirdik ama şekeri hala saklıyorum. Onu eve götürüp Deniz'in(kardeşim) gözü önünde ballandıra ballandıra yeyip, hava atıcam. Çocuklar çağırdılar. "Esraaaaaaaaaaaaaa hadi gel sende oyna" o sevinçle utanma sıkılma kalır mı? Daldım oyunlara. Sonra beraber gittiğim teyzecik çağırdı. "Haydi eve annen merak eder".
Eve geldim İçim içime sığmıyor. Benim şekerim var. Var... Var mı? Nerde? Aldım mı çıkarken? Hayırrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr....
Evet şekerimi orada unutup geldim. Kimbilir kim yedi onu? Yemeseler iyiydi , çünkü üstündeki kremayı yalayarak temizlemiştim :):):):) kesin yemişlerdir.
Ay neyse, nerden geldi aklıma, hah ben yine pasta yaptım ve gittikçe şeklini şemalini geliştiriyorum. O zamanlar yiyemediğim için üzüldüğüm şekerleri, şimdi şeker hamurlu pastalarda öldürseniz yemem. O kısımları sıyırıp yiyorum.
PaStayı yaparken, üzümlü-çikolata drajeleri ve dağlara gidip topladığımız taze yabanmersinleri ve fındıklar kulandım. Tatlı ve ekşi karışımı harika oldu. "


http://anneminkiziyim.blogspot.com/

Bu pastayi Esra kadar kimse güzel yapamazdi. Ben acizane denedim ve ortaya cikan bu pastanin tadi cok güzel olmasina ragmen, Esra arkadasimizin yaptigi gibi güzel görüntüde olamadi. Ruhun sad olsun arkadasim!!!
MALZEMELER:1 Adet hazır Pastatabani1 Paket Çikolatalı Krem ole (cikolatali Paradis Krem)1 Kutu Yaban Mersini (buzluktan)3 Kaşık Üzümlü, Çikolatalı draje1 Çay Bardağı Dövülmüş Fındık (ben badem kullandim)250 Gr Kazımalık Çikolatalı GanajYarım Paket Limonlu Milka Beyaz Çikolata

KREMA MALZEMESİ:Yarım Kilo Süt1/2 Bardak Un1/2 Bardak Şeker1 Kaşık Nişasta2 Kaşık Pudra Şekeri1 Paket Vanilya1/2 Paket Katı Yağ

YAPILIŞI:Krema: Süt, şeker ve un iyice karıştırarak pişirilir. Sütten yarım bardak kadar ayırılır içine nişasta konarak eritilir. Kaynayan muhallebinin içine konur. Muhallebi iyice soğutulduktan sonra yarım paket yağ, pudra şekeri ve vanilya ilave edilerek, mikserle iyice çırpılır.Krem oleyi 2 bardak süt ile çırpıp pastanın 1. katına sürdüm. Üstüne çekirdeklerini çıkardığım yaban mersini, fındık ve drajeleri ekledim. Kekin 2. katını kapattım. Çikolatalı ganajın bir kısmını patates soyacağı ile kazıdım (üstüne konacak ksısımları) kenarlara koyacağım ksısımları bıçakla ince ince kestim. Beyaz çikolayayı da patates soyacağı ile kazıdım.En üst kata kremayı iyice sürdüm. Bıçakla kazıdığım çikolataları kenarlara yerleştirdim. soyacakla yerleştirdiğim siyah çikolataları üste ve en ortaya kazınmış beyaz çikolataları koydum. AFİYET OLSUUUUUUUNNNNNNN

YAŞ PASTA


"Tüm gün toplantılar, beklemeler, kurslar dersler derken kendime ödül vereyim bir pasta yapayım dedim…Mutfağa girdim şöyle pembe olsun hani bugün mühim bir gün ya (peh mühimmiş sevgililer günüymüş).Allahtan hazır pastaban almıştım onları kullanıcam. Fındıklı Creamole yi hazırladım 2.5 su bardağı süt ile arasına şöyle güzelce sürdüm ve damla çikolata serpiştirdim, üstüne kremşantiyi hazırladım 1 su bardağı süt ile. Bir kısmını ayırdım kalanı sürdüm üstüne şöyleeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee güzelce.Kalan şantiye pembe gıda boyası ekleyeceğim önce ellerim boya oldu, onu yıkamaya çalışırken lavabo boyandı. Orayı yıkayayım derken üstüm başım pembe . Tezgaha dökülmüş tezgah pembe orayı sileyim derken yerlere döküldü yerler pembe. Suratım sinirden kırmızı… Ya arkadaşlar ya hepiniz uğraştınız bu gıda boyaları ile insan oraya bir not düşmez mi ; beceriksiz ve çömezler gıda boyası tehlikeli ve bulaşıcıdır diye… Ben bu tarifi vermiş olayım zaten farkındaysanız yazarken anlattım tarifide ))))))Mutfağı temizleyeceğim 15 gün sürer temizlik görüşürüz inşallah. İlerleyen zamanlarda…Bu arada daha önce gıda boyası ile uğraşıp bizi uyarmayan arkadaşlara en iyi duygularımı yolluyorum (?) he he he … Sevgiyle geçsin ömrünüz hepinizi öpüyorum…"

http://benimtariflerim.blogspot.com/

Sevgili Esra'cığım bu pastayı hazırlarken hazır pastaban kullanmış.Ben hem acele acele hazırlayayım da Kevgir'e yetişsin hem de zorda kalmadıkça hazır malzeme kullanmayı sevmediğim için evdeki malzemelerle hazırlamak istedim ve pandispanyasını sıfırdan kendim yaptım.Normalde kakaolu pandispanya yaparım ama Esra'mınkine benzesin diye sade yaptım bu sefer.Arasına onunki gibi kremole sürüp damla çikolata parçacıkları serpiştirdim.Ekstradan muz dilimleri koydum.Üzerini krem şantiyle kaplayıp onunki gibi renkli gıda boyalarıyla süslemeye çalıştım.Bir de kalp çizdim ki Esra'ya olan sevgimizi sembolize etsin diye.İnşallah melek Esra'cığım beğenir.Ayrıntılı tarif burada:
Malzemeler:
Pandispanyası için:
4 adet yumurta
4 kahve fincanı un
3 kahve fincanı toz şeker
1paket kabartma tozu
Süslemek için:
1 paket fındıklı krem ole
dövülmüş ceviz
damla çikolata parçacıkları
2.5 su bardağı süt
1 poşet krem şanti
2.5 su bardağı süt (krem şanti için)
2 adet muz
kırmızı ve mavi gıda boyaları
pasta şekeri

Yapılışı:
İlk olarak pandispanyayı hazırlıyoruz (hazır pastaban kullanıyorsanız bu adımı atlayıp süsleme yaptığımız adıma geçin).Bunun için yumurta ve şekeri iyice çırpıp üzerine un ve kabartma tozunu ilave ediyoruz.
Yağlanmış ve unlanmış yuvarlak bir kalıba döküp 170 derecede üzeri hafif kahverengi olana kadar pişiriyoruz. Soğuyunca kalıptan çıkarıp bıçak ve diş ipliği yardımıyla ortadan ikiye kesiyoruz.

ŞEKER HAMURLU PASTA


"MerhabalarBiliyorum çok uzun bir ara verdim ama başımı kaşıyacak vaktim yoktu. Anneler gününe hazırlandık çocuklarla birlikte. Annelerine gösteriler hazırladılar onlarda bizlere pasta börek yapmıştı. Bütün okulca önce gösterileri izledik. Sonrada pastalarımızı yedik.Ama bomba olay… Ben şeker hamuru ile pasta yaptım. Neler geldi başıma neler. En önce unutmadan Fusununmutfağı Füsuncuğuma çok teşekkürler ediyorum. Malzemeleri bulmamda o yardımcı oldu.Tek başıma yapmaya cesaret edemedim. (iyi ki de denememişim ) :). Hayriye hocam’ı çağırdım. Onunla pastayı yapacaktık. Yeliz ve Hanife’de dağınıklarımızı toplayacaktı. Geçtik netin başına. Bütün şeker hamuru tariflerini inceledik. Ama ne diyeyim çatladık. Tüm tarifler gram ölçüleriyle. Bende de gr ölçecek hiçbir şey yok. Tekrar neti taradık, aynı ağırlıktaki ölçülerden bulabilir miyiz diye, yok yok yok bulamadık. Aldık jelâtini elimize:Esra—Heyriye bacım bu jelâtini her biri 3 gr ise 5 tanesi 15 gr olur dimiHayriye Bacı—tabiî ki canımmmmmmmmmmm büyük ihtimal.Koy tencereye…Esra—Yeliz sen matematikçisin tart bakalım bu glikoz 80 gr gelir mi?Yeliz—Hocam ben matematikçiyim! Tartı değil, ne bileyim ya…Heyriye bacı—(Yeliz’i ittirir) Sen de bir şey bilmiyorsun ver bakalım… Hımm vardır 80 gr…İyi, hadi bakalım malzemeler hazırlanır. Ölçüye göre 1 kg pudra şekeri yeter. Başladık yoğurmaya 1 kilo pudra şekeri gitti. Yok olmadı. 1100 gr yok,1200 gr mümkün değil, 1300,1400,1500 eh. Yaptık ama bizde yoğurmaktan hal kalmadı. Bu aradaEsra—Bacım sanırım 15 gr ve 80 gr olayında fena yanıldık… :(Heyriye—Sus çaktırma.Daha sonra süslemelerini de yaptık ve daha 2 pasta daha süsleyip kaplayacak şeker hamuru kaldı elimde bu arada nasıl saklanır bunlar bilen var mı?Arkadaşlar ben size belli bir tarif veremiyorum. Çünkü bende bilmiyorum. Siz en iyisi bu işi ustalarına sorun ve benim pastamın resmini inceleyin sadece :)Ve en sonunda benim için özlü söz. Ben elimdeki malzeme ile belki bir daha yaparım ama kremalı pastalarıma geri dönüyorum ve bu işi ustalarına bırakıyorum. Tövbeeeeeeeeee."

http://ayseyaman.blogspot.com/

Esranın buradaki yazısına gülsem mi ağlasam mı bilemedim.....Bazen neşeli yazıları, bazen hüzünlü yazılarıyla hep sayfasından bizlere seslendi.....Şimdi Kevgir sayesinde bizde Esranın güzel tarifleriyle ona karşılık veriyoruz. Blogların gücüne inanıyordum ama bu kadarını tahmin bile edemezdim. Hepimiz bir olduk, beraber olduk, sevgimizi göstermeye çalıştık. Emeği geçen, Esra için günlerdir çalışan arkadaşların hepsine sonsuz teşekkürler. Ben de Esranın "Seker Hamurlu Pasta" modelini elimden geldiğince çalıştım. Çiçekleri yaparken Esrayı düşündüm hep. Bazı yerlerin sırrını çözemedim, "nasıl yaptın o tırtıklı çiçeği" "neden buldun o kara çiçeğide kondurdum pastanın tam ortasına" diye sormak istedim. Keşke dedim..Sen hayattayken sorabilseydim ... Esra giderken güzellikler bıraktın bize, sende hep güzel yerlerden bizi izle oldu mu?Hep kalbimizdesin..Dualarımız seninle....Hepinizi çok ama çok seviyorum.İyi ki buradayım iyi ki sizlerleyim.


MUZLU VE ÇİKOLATA SOSLU YAŞ PASTA


"Pasta çok kolay ve çabuk oldu. Birazda yorgunluktan olsa gerek kendimce hemen hazırlama telaşıyla yaptım ama. Sonuç şaşırtıcı derecede güzeldi."


http://pastarda.blogspot.com/

Sessiz , soğuk , acımasız ve amansız…

Tüm kayıpların kuşkusuz bir bedeli var..

Ama hep derim ben ;

O’nu kaybettiğin için üzülme !! O’na sahip olabildiğin için şükret !!

En nihayetinde elimizde avucumuzda , gönlümüzde aklımızda her kim yada ne var ise kaybedeceğiz yada bırakıp gideceğiz….

Diğer kaybedenler gibi…Diğer bırakanlar gibi…Esra gibi……..

Hayatın gerçekleri karşında aciz kalıp acılara gömülmektense ; yitip giden ruhunun hissedeceğini en derinlerinden benimseyerek Esra için Kevgir’i düzenleyen tüm dostlarıyla , sualsiz katılan tüm sevenleriyle ve kendimle gurur duyuyorum.

Esra için hazırladığım tarifte elim ayağım bir oldu ve her şey birbirine girdi.Sanırım Esra , onunkinden daha güzel görünmesini istemedi…

Sen rahat uyu diye senin için çarpan koskoca yürekler var Sihirli Kadın !
Rab’bın sihirli Cennet’inde ruhun şad olsun !

MALZEMELER:· Pastaban· Muzlu Puding· 1 Paket Krem Şanti· 1 Adet Çikolata Sos· 2 Adet Muz· 1 lt +1 Bardak SütYAPILIŞI:Muzlu pudingi 3 bardak süt ile pişirdim içine yarım bardak süt ile çırptığım krem şantiyi ekleyip robottan geçirdim. Pastabanın 1. katına muzlu pudingden sürdüm üzerine 2 adet muzu dilimleyip yaydım. 2. kat pastabanı koyduktan sonra klan pudingi pastanın üstüne yerleştirdim. 2.5 bardak süt ile pişirdiğim çikolata sosunu da hafif soğuttuktan sonra pastanın üzerine rastgele döktüm. AFİYET OLSUUUUUUUUUUN.

ELMALI PASTA


"Merhabalar,Tatlı bir yorgunluk bitti... Kevgir'in 3. sayısı şu an sizin için bloggerda yayında. Biz çok seviyoruz kevgirle ilgilenmeyi. Onu hazırlarken sabahlamayı uykusuz kalmayı. Sizlerden istediğimiz ve bizi kırmadan yoladığınız yazılarınızı, tariflerinizi ve resimlerinizi düzenlemeyi.Daha yeni sayımız çıktığı anda başlıyoruz zero ile beyin fırtınası yapmaya. neler yapsak kimlere gitsek diye düşünmeye. Görev paylaşımımız biter bitmez hemen hergün neler yaptığımızı ve başka neler yapabileceğimizi konuşuyoruz. Tariflerini özenle yapan arkadaşlar bu süre zarfında desteklerini hiç esirgemiyorlar bizden hepsine bu vesile ile tekrar tekrar TEŞEKKÜRLER EDİYORUZ. Kevgirin çıkmasına bir kaç gün kala blogu kapatıyoruz. Amaç daha kolay çalışabilmek. Kapalı olduğu süre boyunca sayısız mail ve yorum alıyoruz kevgire ulaşılamıyor diye. Bu da ayrı bir mutluluk her an yanımızda olmanız. Kapatılmasının sebebi tamamen hazırlık. Kevgir yani netteki sevgili e-dergimiz herkese ama herkese açık.Sizleri yine bekliyoruz sayfalarımız arasında dolaşmaya öneri ve eleştirilerinize her zaman açığız. 70 adet tarifimizle (inşallah gelecek sayılarda daha da çoğalacak) sizlere bir şekilde hitap edeceğimize inanıyoruz.
Gelelim elmalı pastaya;
Yaramaz bir çocuk değildim... Ama istanbulda bizim apartmanın karşısında bir köşk vardı ve dedeleri osmanlıya dayanan nazik bir teyze vardı. Bahçelerinde ise envai çeşit meyveler. Mahallenin erkek çocukları ve kendini erkek çocuk zanneden ben hep beraber elimize taş alır 1-2-3 komutları arasında hep beraber elma ağacını taşlardık. Yere patır patır düşen elmaları ve o elmalar için birbirimiz yememizi ardında fikriye teyzenin o kadar yaramazlıklarımıza rağmen olanca kibarlığı ile "çocuklar etmeyin size bişey olacak" diye seslenmesi. Hepsi aklımda ve özlemlerimde. Elmayı oğlan çocuğu olduğumu zannettiğim zamanlardan beri çok severdim anlayacağınız...
Elma sezonu açıldı. Ortalıkta taşlayacak ağaçta çok beraber taşalayacak oğlan çocuklarıda çok (öğrencilerim böyle bir fırsatı asla kaçırmaz)
Geçtiğimiz yıl o kadar az yapmıştım ki, bu yıl acısını çıkarmayı düşünüyorum. Tarçının kokusu, cevizin ve elmanın lezzeti. Nefis ya bayılıyorum."



http://klubem.blogspot.com/

ESRA İÇİN... ELMALI PASTA
Esra her tarif yazısında bir anısını anlatmış neredeyse. Benim seçtiğim elmalı pasta yazısında ise çocukken komşularının elma ağacını taşladıklarını anlatmış. Kendini oğlan çocuklarıyla bir tuttuğunu ayrıca...
Bu yazıları okurken Esra için aynı ben dedim. Velakin bizim memlekette elma ağacından ziyade kayısı ağacı boldu. Adım atsan kayısı ağacına çarparsın. Bilin bakalım nereliyim:) Kayısının en güzel çeşidi Hasanbeyi olanıdır. İri olur ve çağlası ağız doldurur böylece. İki ısırmayla bitmez hemencecik. Keyfi sürer biraz. Hasanbeyi çeşidinden kayısı ağacı bulunan komşularımız biraz şansız idi, çocukların istilası sebebiyle. Duvara tırmanılır, ağacın dallarından çağla dediğimiz yavru kayısılar ceplere doldurulur, sonra da vınn. Şimdi ki aklım olsa yapmazdım, olur mu hiç izinsiz. Ama çocukluk bu işte. O zamanki yaramaz kız gitti, şimdi mutfakta olmaktan keyif alan anne Pınar geldi. Ben de Esra gibi yazıyı burada bağlayıp pastaya geçiyorum.
Elmalı tatlara bayılıyorum. Çiğ olarak değil ama tartın, kurabiyenin, kekin içinde harika oluyor. Esra'nın bu tarifi tam bana göre idi. Üstelik benim gibi bebekli biri için de çok pratik. Bir gece önceden Can uyuduktan sonra iç harcını hazırladım. Sabah erkenden de hamurunu yoğurup, açıp, harcı içine yaydım ve sardım. Bu malzemeler ile iki rulo çıkıyor. Ben yaramazlık yapıp ikinci rulo yerine kurabiyeler yapmaya kalkışınca Can Efendi biraz kızdı bu duruma ama söz bir daha yapmayacağım Can Efendi...

Elmalı rulo pastanın lezzeti harika, yerin cennet olsun Esra...
Aylar sonra yeniden fotoğraf çekmeme vesile oldun.

MALZEMELER:250 gr Margarin5 Su Bardağı Un3 Yemek Kaşığı Yoğurt1 Su Bardağı Pudra ŞekeriKabartma tozu, VanilyaHARCI İÇİN:5 Adet Elma3 Yemek Kaşığı Toz Şeker1 Su Bardağı Ceviz İçiTarçınÜZERİNE:Pudra Şekeri
YAPILIŞI:Margarin,un,yoğurt,şeker,kabartma tozu ve vanilya yoğrulup hamur elde edilir.Elmalar rendelenir. Şeker,tarçın ile beraber suyunu salıp çekene kadar pişmeye bırakılır. Kapatmaya yakın ceviz ilave edilir.Hamur ikiye bölünür. 1/2 cm kalınlığında açılır içine harçlar sürülür. İki adet rulo elde edilir175 derece de üstü kızarana kadar pişirilir. Dilimlenip servis edilir. AFİYET OLSUUUNNN




ÇİKOLATALI PARFE


MALZEMELER:· 6 bardak süt· 1 Vanilyalı Puding· 1 Paket Burçak Bisküvi· 1 Su Bardağı Fındık· 2 Pk Krem Şanti· 5-6 Adet Çilek· 1 Adet Kivi· 1 Paket Çikolata Sos
YAPILIŞI: 50-60 adet rulo gofret yağlı kağıt serilen kelepçeli kalıbın kenarlarına yerleştirilir.2,5 Bardak sütle vanilyalı puding pişirilir. İçine ufalanmış burçak bisküvi ve 1 bardak fındık eklenerek. Kelepçeli kalıba bu karışım dökülür. Dolaba koyarak soğutulur. 2 adet Krem şanti 1,5 bardak sütle çırpılarak içine çilek ve kivi doğranır. Soğuyan pudingin üstüne sürülür. En son 2 Bardak sütle çikolatalı sos pişirilir hafif soğutulduktan sonra şantinin üstüne eklenir. En üste ben Hindistan cevizi serptim. 1 Gün beklettikten sonra afiyetle yedim,yedik yediler :) AFİYET OLSUUUUUUUUUN…


http://leziz.blogcu.com/

Herkes başlığı yanlış yazdığımı düşündü dimiii....Ama bu başlığın altındabir isim gizli..evet hepinizin tahmin ettiği gibi ESRA........Konumuz parfetarif de Esra'nın olunca artık adı parfe değil , PARFES oldu..Benim msn genelde kapalı, açık olduğunda da hep meşgül olduğu için Esra'cığımla çok fazla,uzun uzun konuşamadık...Sabahları rutin hal hatırsormalar,kevgir için konuşmalar,arada minik dedikodular ....o kadar...herkesgibi bende uzun uzun konuşmayı çok isterdim..Kısacık konuşmalarda da olsaonun bir iyilik meleği olduğunu herkes gibi bende anladım....Kısa kısayazışsakta Minik Kuşum bana 'Kız sen beni güldürüyorsun' derdi...Bende'Allah gülmelerden ayırmasın ..komikim ben komikkk' derdim..Allah ım yattığıyerde huzur versin inşallah...O bizim için bir melekti, eminim şimdi demeleklerle...........Bugün kayınvalidemin evlilik yıldönümü olması,dün bloğumun birinci yılınıdolduruyor olması sebebiyle ,sizlere minik uşum Esra'nın tarifiyleÇikolatalı Parfesi sunuyorum....




ÇİKOLATALI KREMALI MUFFİN


"Merhabalar…Ne kadar nefis bir hava var dışarıda… Tek istediğim bu nefis havanın yarında olması ve yavrularımın yarın yani 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı üşümeden mutluluk içinde geçirmeleri.Çok heyecanlılar çooooook, Kafkas oyunları, jimnastik grupları, Kızların gösteri grubu, şiirler, ödüller ve 23 Nisanda gelenekselleşmiş yarışmaları kiiiiii en eğlendiğimiz kısım budur. Hele ki 1. sınıf ve ana sınıfının katıldığı yarışmalar. 1 Yıl konuşulur onların yarışma sırasında yaptıkları…Çoğunuzun çocuklarının faaliyetleri vardır eminim… Şimdiden hepsinin bayramını kutluyorum ve sevinçleri mutlulukları daim olsun hep 23 Nisan sevinçleri ve Cumhuriyet coşkusuyla dolsun içleri. Cumhuriyet kıymeti bilen evlatlar olsun umuyorum…Çocukları 23 Nisan çağını çoktan geçmiş arkadaşlar sizde katılın bayram coşkusuna… Gidin yakınınızdaki bir okula izleyin çocukları dinleyin coşkuyla okudukları şiirleri. Hatta imkânınız varsa bence gidin bir köy okuluna o yavruların sevinçlerini arttırın çok da seveceksiniz köylerdeki bayram kutlamalarını. Ve son olarak sitemin asıl kuruluş amacına hizmeten çocukların en sevdiği yiyeceklerden bir olan çikolata ve kremalı Muffin. Yapımı çok basit ve lezzetli buyurun tarif…Sevgiler"


http://sekergibi.blogspot.com/

Sevgili Esra ,Şu kısacık hayatında ne güzel dostluklar kurmuşsun. Arkadaşların senin için çırpınıyorlar. Esprili yazıların, güzel tariflerin, resimlerin ,dergin daha pek çok güzellikler hep yaşayacak.Onlarla anılacaksın. Brownine, briyoşa bayılmıştım. Böyle hazırlamak istemezdim. Kader. Sana rahmetler diliyorum

MALZEMELER:· 1 Su Bardağı Toz Şeker· 2 Yumurta· 1 Çay Bardağı Süt· 1 Çay Bardağı Sıvı Yağ· Aldığı kadar Un· 3 Çorba Kaşığı Kakao· 1 Paket Kabartma Tozu· 1 Portakal Kabuğu Rendesi· 1 Vanilya· 1 Su Bardağı Fındık· 1 Paket Bitter Çikolata (80 Gr)· ½ Paket Krem Şanti ve Yarım çay Bardağı SütYAPILIŞI:Muffin için şeker ve yumurtayı çırpın. Sonra süt,yağ,kakao,ve vanilyayı koyduktan sonra kabartma tozu, portakal kabuğu rendesi, Fındık ve unu ekleyerek Muffin hamurunu hazırlayın. Fırından çıktıktan sonra benmari erittiğimiz çikolatayı ve yarım bardak sütle çırptığımız yarım paket krem şantiyi muffinlerin üzerine sürün… AFİYET OLSUUUUUUUN



ÇİLEKLİ KEK


"MerhabalarÇilekli kek yaptım… Çok sevdim… kendi kendime denemeler yaparak aklıma getirdim ve Dün Zerrinle (Misss) gezdiğimiz yabancı yemek sitelerinin etkiside var sanırım… Kendimi ne kadar amatör hissetim o siteleri gezerken anlatamam… İçimdeki ses (ki çok konuşur) dedi ki ya sen neden bunlar gibi olmak için bişeyler yapmıyorsun. Bir kere dehşet bir makine lazım… O şu sıra beni aşar çok istesem de alamam. Elimdeki ile yetinmem lazım. Elimdeki ile güzeli yapmaya çalışmam lazım.Veeeeeeee Daha özenli ve yenilikçi çalışmalıyım. Sizlere yazmayı ve yazdıklarımın güzel sözleriniz olan karşılığını almaya bayılıyorum…Bunun sonucu daha çok bana özgü şeyler yapayım diyorum. Ama her zaman değil. Tabiî ki arada başka şeyler ve güzel gördüğüm yemek ve pastaları deneyeceğim….Çilekli keki yaparken aklıma geldi;2. Sınıf okutuyordum meyveleri sayıyoruz. Çocukların örnekleri hep aynı “elma,armut (kel Mahmut), muz,kiraz” vb. Çocuklardan biri atıldı “Çilek de var”. Başka bir çocuk atıldı. “Çilek ne öğretmenim?” Şeklini çizdim, bir saat anlattım. Yok çocuk cidden çileği bilmiyor hiç yememiş.“Tamam çocuklar mevsimi geliyor az kaldı gelsin alıcam ben size” dedimBunu dedim ya çocuk unutmaz… Her pazartesi sormaya başladılar. “Hani çilek hani çilek”En sonunda mevsimi geldi 3-4 kilo aldım sanırım ama Şöyle bir sorun var. O zamanki müdürüm çilek canavarı… değil görmek kokusunu bile alsa kesinlikle çocuklara bir tane bile kalmaz. Bin bir zahmet sakladık çilekleri, yıkadım teker tekerrrrrrrrrr. Çocukları çağırdım daldılar çileğe ve bağıra çağıra keyfini çıkara çıkara yediler. Ben bu arada hepsini tembihledim “aman sakın müdüre söylemek yok…bana kızar neden bana hiç ayırmadın” diye çocuklar “tamam söz öğretmenim” dedilerBen gayet rahat öğretmenler odasına gittim. Bu arada müdür aşağıya inerken kokuyu alır. Koklaya koklaya bizim sınıfa ulaşır. Çocuklara sorar “ne yediniz?” diye. Benim kesinlikle tembihlenmiş canavarlar hep bir ağızdan cevap verirler "çileeeeeeeeeeeeeeeeek” Ben öğretmenler odasına müdürümün bakışlarından anladım ne demek istediğini… Aynı bakışları çocuklara uygulamak istedim ama nafile pek sallamıyorlar"


http://pastacipapatyalar.blogspot.com/

İnsanlar bir var, bir yok.
Herşey bir anlık.
Yaşadığın an var , ötesi boş.
Sevdiklerimiz, kalpten yürekten bağlandıklarımız,alıştıklarımız hep yanımızda olacakmış gibi hatta biz hep var olacakmış gibi başlıyoruz her güne,her geceye,her yıla,her aya...
Oysa bir bakıyoruz ki yoklar... yokuz...
Bazen hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya nimetleri için savaşıp duruyoruz...
Oysa ardımızda bıraktığımız bir tutam sevgi,dostluk,paylaşım.
Esra'cığımdan bizlere kalan da bunlardan beyaz bir demet...
Allah rahmet eylesin...Sevdiklerine sabırlar versin...
Ben bu yazıyı okuyanları Esra ve kaybettiğiklerimiz için bir Fatiha okumalarını
rica ediyorum.
ESRA'cığım sen ve kaybettiklerimiz bizlerde, biz de gidinceye kadar yaşayacaksın.
Selen'in ve Zerrin'in güzle düşüncesi ile Kevgir Aralık sayısı Esra'mız için çıkıyor.Çorbada benim de tuzumun olması ,acılarımızı paylaşmamız ve Esra için birşeyler yapıyor olabilmek beni bir nebze de olsa yüreğimdeki sıkıntıyı sonbahar yapraklarına, yağmur damlalarına çevirdi.

MALZEMELER:2Yumurta1 Su Bardağı Toz Şeker1/2 Su Bardağı Süt1/2 Su Bardağı Sıvı YağVanilya, Kabartma TozuAldığı Kadar UnFındık1/2 Su Bardağı süt1 Paket Krem Şanti1 Çay Bardağı Su1 Paket Çilekli SosKürdan Ucuyla Kırmızı Gıda Boyası
YAPILIŞI:Önce şeker ve yumurtayı çırpıyoruz, sonra yağ,süt, un ,kabartma tozu, vanilya, çilek sosunun yarısını,fındığı ve gıda boyasını ekleyip kek kıvamına getiriyoruz… Kalıplara koyup pişiriyoruz…Ardından süt ve krem şantiyi çırpıyoruz.Sosun kalanını pakette yazanlara gör pişiryoruz.Pişen ve soğuyan kekin kenarlarına krem şantiyi sürüyoruz. Ortada kalan kısma pişirip soğuttuğumuz. Sosu döküyoruz. Nefis bir lezzet oldu. AFİYET OLSUUUUUUN



KREMALI ISLAK KEK





http://annemmutfakta.blogcu.com/

Ben Esra'nın kremalı ıslak kek tarifini taptım.Harika oldu.Bence Esra için hepiniz denemelisiniz.Tarifini Esranın sitesinden kopyalayıp yapıştırdım.Onun dilinden olsun istedim.Ama resim benim yaptığım pastaya ait.Görüntü olarak da elimden geldiğince Esra gibi süsledim.Umarım başarmışımdır

Esracım bu dünyadayken hepimizi güldüren,mutlu eden yorumlar bırakırdı sayfamıza.Bende yorumumu bırakmak istiyorum buraya.

Esracım tarifin harika .Denedim ve afiyetle yedik.Yanına da çay.Senin değiminle hüplete hüplete içtik.Ellerine sağlık canım.Süper bir tarif olmuş.

MALZEMELER:KEKİ İÇİN:
3 Yumurta1,5 Su Bardağı Toz Şeker1 Su Bardağı Süt¾ Su Bardağı Sıvı YağPortakal Kabuğu Rendesi(isterseniz)½ Su Bardağı Ceviz İçi3 Yemek Kaşığı KakaoVanilya, Kabartma TozuAldığı Kadar UnÜZERİ İÇİN:1 Su Bardağı Süt1 Paket Krem Şanti2-3 Kaşık Damla Çikolata½ Su Bardağı Fındık İçi
YAPILIŞI:Yumurtaları ve şekerimizi köpük halini alana kadar çırpıyoruz. Ardından süt yağ , kakao ve vanilyamızı ilave ederek tekrar çırpıyoruz. Hazır olan bu karışımdan 1 su bardağı kadar ayırıyoruz. Kalan harcımızın içine cevizimizi, portakal kabuğu rendesini , kabartma tozunu ve unumuzu koyarak kek hamuru kıvamına getiriyoruz. Ben kelepçeli yuvarlak kalıpta pişirdim tabi ki evde ne malzeme varsa onunla pişirebilirsiniz. 150 derecede güzel pişiyor.Krem şantimizi 1 bardak sütle hazırlıyoruz. Fırında pişen kekimizin üstüne tam soğumadan ayırdığımız sosu döküyoruz. Biraz daha beklettikten sonra krem dinlenmiş olan krem şantiyi sürüyoruz damla çikolata ve fındık içi ile isteğinize göre ve istediğiniz zevkte üstünü süsleyebilirsiniz ben resimdeki gibi süsledim. AFİYET OLSUUUUUUUUUUUUUN


PEYNİRLİ VE ZEYTİNLİ MUFFİN


"Merhabalar;Yoğun çalışarak ve kendimi işime adayarak kendi adıma doğruyu yapıyorum. Ama çok kaptırıyorum sanırım, birçok şeyi kaçırıyorum hayatımda.En çok üzüldüğüm sinema. Lise yıllarımda başladı sinema tutkusu ilk gittiğim film Ghosttu. Çünkü Kayseri’de ilk sinemanın açılışı o döneme denk gelmişti. Büyülenmiştim ve o gün karar vermiştim, Kesinlikle tutkularımdan biri olacaktı sinema.Üniversite de öğrenciliğim boyunca harçlıklarımı 3’e böldüm. Bir kısmı zaruri ihtiyaçlar yemek içmek, bir kısmı kitap alımı (ki bende hala tutkudur kitap, onun hikâyesini sonra anlatırım), kalan kısmını ise sinema dergileri ve bu konudaki kitaplara ayırmıştım. Kendimce kendimi eğitiyordum. Avrupa sineması, amerikan sineması, Japon sineması ve idolüm Akira KUROSAWA. Onun hakkındaki tüm bilgileri yutmuştum. Sonunda tam bir sinema eleştirmeni kıvamına gelmiştim. Kamera açıları, oyuncuların tüm eski filmleri ve performansları hepsini ezberlemiştim. Hatta senaryosunu kendi yazdığım kısa bir film çekme projesine bile girmeye çalışmıştım olmadı. (beceremedim) :)Tutkunu olduğum filmler çıktı ortaya, hala deli olurum onlara. Avare filmini hep çok sevdim. Sonra yıldız savaşları üçlemesi ve altılaması, rüzgar gibi geçti, yurttaş Kane, bir zamanlar Amerika, arka pencere, baba 1, vadim o kadar yeşildi ki, İngiliz hasta, oz büyücüsü, yedi samuray, birkaç dolar için, iyi-kötü-çirkin, esaretin bedeli (yüz kere daha izleyebilirim), olağan şüpheliler, terminatör 2, kutsal hazine avcıları, taksi şoförü, titanik, yeşil yol, kurtlarla dans, yüzüklerin efendisi, matrix, ve tüm Tarantino filmleri. Tarantino benim için vazgeçilmezdir, vazgeçilmez. Adını unuttuğum ve saymakla bitmeyecek filmler.Şimdi ise ayda yılda bir sinema veya çok nadir evde izlemeye çalışıyorum. Ev hala ağzına kadar sinema dergileri ile dolu annem atmak için fırsat kolluyor. :)Şimdi ki tutkum yemek pişirmek umarım buda sinema olayına benzemezAmaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaan şimdi zeytinli ve peynirli bir muffin çok iyi giderdi. Alırsın eline muffinini geçersin tv karşısına açarsın o anlamsız tv dizilerini ağlaya zırlaya hem izler hem de yersin. Allahtan cnbc-e ve e2 kanalları var onlar olmasa ne yapardım bilmiyorum. Şimdilik onlarla ve oralardaki dizilerimle mutluyum."


http://borulceden.blogspot.com/


İnsan yüzünü görmese de, sesini duymasa da sadece yorumlarla birini bu kadar sevebilirmiş.. Sevmek, yakın hissetmek için bunların hiçbirine gerek yokmuş.. Hayatımızı, duygularımızı, yaşadıklarımız , yediklerimizi paylaşıyoruz.. Bir kelimemizden , noktamızdan , cümlelerin gelişinden ruh halimizi anlıyoruz.. Birkaç gün siteye girmesek, birbirimize uğramasak, yorum bırakmasak meraklanıyoruz.. .Blog dünyasına girdiğim günden beri Esra'nın da hayatını takip ettim, yaşadıklarını okuyup güldüm, güzel yemeklerini paylaştım, sayfama ziyaretiyle sevindim, güzel yorumlarını okuyup keyiflendim.. Duymasam da şen kahkalarını hep hissettim.. Kelimelerin sonunu uzatıp yazıya coşku katmasını , esprili yaklaşımını, yaşadıklarını keyifli bir dille anlatımını sevdim..
Blog oyunlarından pek hazetmediğini yazdığında ise 'işte bu ! ' dedim.. Benim gibi düşünen biri var diye koştum Esra'ya.. Çok güzel aldım karşılığını, harika bir yorumla geri döndü bana..
İyi ki tanımışım seni, iyi ki varsın Esram… Varsın diyorum, çünkü şu an senin için yaptıklarımızı okuyup, görüp mutlu olduğunu biliyorum… Şu anda harika bir yerde bizi izliyorsun.. Bizse senin için senin mutfağında yapılmış, senin damak zevkinle bezenmiş tariflerini kendi çabamızla sana sunuyoruz.. Kocaman sevginle herkesi buluşturdun sen yine.. Coşkuyla katıldık hepimiz bu harika fikire, senin güzel tariflerini almak için yarıştık…
Dün gece yaptım ben de bu güzel muffinlerini,seni düşünerek.Acaba Esra 'nın yaptığı gibi güzel yapabilecek miyim,yapamazsam Esra şimdi bana kızar diyerek :))
Umarım beğenirsin.. Biz yerken seni andık, ellerine sağlık Esra'nın dedik…
Muffin tarifini vereyim de hemen pişirin :)MALZEMELER:· 2 Yumurta· 1 Su Bardağı Yoğurt· 1 Çay Bardağı Ayçiçek Yağı· 2 Çay Kaşığı Tuz· 1 Su Bardağı Peynir.· 1 Kase Dolusu Ayıklanmış Siyah Zeytin· 1 Çay kaşığı Pul Biber· 1 Çay kaşığı Toz Kırmızı Biber· 1 Çimdik Kekik· Alabildiğince Un· Kabartma TozuYAPILIŞI:Yoğurt ve yumurtalar çırpılır. İçine diğer malzemeler sıra ile konur. Kek kıvamından biraz daha katı olursa daha lezzetli oluyor. Muffin kalıplarına paylaştırılıp pişirilir. 20 adet kadar çıkıyor. AFİYET OLSUUUUUUUUUNSevgiler




ZEYTİNLİ VE KURUTULMUŞ DOMATESLİ KEK



“Tamamen kendi uydurmam olan bir kek”



http://www.canansculinaria.com/
tarif aynen rahmetli esranin tarifi, tek eksik olan siyah zeytin. onu da acele acele aksam saat 19h da is görüsmemden sonra alirim diye girdim markete fakat yoktu. kendimde yesil zeytini daha sevdigim icin, evde sadece yesil zeytin vardi.

bende esracigimin kendi deyimi ile "uydurma kekinde" siyah zeytinlerin eksikligini minik domatezlerle ve üzerini bol parmesan ile doldurmaya calistim. nur icinde yat güzel, marifetli blog arkadasimiz.seni unutmiycaz..
MALZEMELER:· 4 Yumurta· 4 Çorba Kaşığı Yoğurt· 2/3 Bardak Siyah Zeytin· 2/3 Bardak Yeşil Zeytin· 1 Çay Bardağı Domates Kurusu· 1 Çay Bardağı Sıvı Yağ· 1 Çay Kaşığı Tuz· 1 Paket Kabartma Tozu· Alabildiğince Un
YAPILIŞI :Yumurta ve yoğurdu çırpıyoruz. Çekirdeği Çıkarılarak ve suda bekletilen siyah zeytini, yeşil zeytini, sıcak suda bekletilen domatesleri ve diğer malzemeleri ekleyerek kalıbımıza dökerek 200 derece de 60 dk pişiriyoruz. Ben üstüne susam serpiştirdim güzel oldu. AFİYET OLSUUUUUN…



ÇİKOLATA MUSLU TART

"Merhabalar;Ben bu arada boş duruyorum zannetmeyin, bir sürü tarifim birikiyor. Hepsini denedim ve beğendiklerimi hemen, sizler için fotoğrafladım.İlk zamanlar, fotoğraf çekmek çok da önemli gelmiyordu. Alelacele fotoğrafı çekip altına tarifi yazıp hemen yayınlıyordum. Ama zaman geçtikçe ve blogları inceledikçe, aslında resimlemenin ne kadar önemli olduğu dannnnnnnkkk etti.Şimdi çekim yaparken daha çok özenliyim, bir tarif için bile onlarca fotoğraf çekip arasından seçiyorum. Fotoğraf çekmekle ilgili tüm ntları, yazıları takip etmeye çalışıyorum.Bu konuda çalışmak çok zevkli bol bol fotoğraf çekmeye ve öğrenmeye devam. Bol fotoğraf çekmek içinde bol pasta börek yapmam lazım e ben ne oturuyorum neyi bekliyorum ya. Aaaaaaaaaa ne tutuyorsunuz beni bırakında gidip mutfağa kapanayım.Bu arada bu konu ile alakalı söyleyeceği şeyler olanlardan tavsiyelerini bekliyorum. Öğrenmenin sonu yok.Şimdi tarifini vereceğim tartı yaparken de çok uğraştım fotolar için hala iyi değilim ama uğraşıyorum. Belki foto müthiş değil ama tarif gerçekten muhteşem. Kesinlikle denemeniz için tavsiye ediyorum. Sevgili yemeğimle Sewal Türkiye’ye izne gelmişti ve kızkardeşi benim beraber çalıştığım öğretmen arkadaşlarımdan biri imiş. Tesadüfen konuşurken benden konu açılmış ve hemen telefon ettiler. Nasıl mutlu oldum bu ne büyük tesadüftü. Tüm engellere rağmen buluştuk. Çok güzel birkaç saat geçirdik ben Sewal’i çok sevdim Sewal de umarım çenemden bıkmamıştır. Çünkü habire bir şeyler anlattım. Hiç yabancılık çekmedim sanki 40 yıldır tanışıyor gibiydik. Sewal’ime kucak dolusu öpücükler yolluyorum. Yine gel olur mu?. Bu tartı onlar için yapmıştım"



http://yemegimle.blogspot.com/

Ilk basta bu kadar kisa zamanda Kevgir Esra Özel sayisini cikarmak icin omuz omuza verip calisan basta Zerrin olmak üzere tüm arkadaslara tesekkür ediyorum,

Evet.... Canimiz Esra'nin yokluguna alismaya calistigimiz su günlerde Kevgir kendine yakisan bir sayiyla karsinizda Esra'ya özel tüm tarifler ve paylasimlar...

Esra'la ilk baslarda yorumlasmayla baslamisti arkadasligimiz sonra sonra linklerimize ekledik birbirimizi ve sürekli ugruyorduk birbirimize birde ben Kayseri de oldugunu duyunca nede olsa kendi vatanim daha bir sik ziyaret eder olmustum Esra'yi,sonra tüm gurbetcilerin oldugu gibi bizimde izin sezonu gelmis ve köyümüze tatile gitmistik orada tesadüfen ögretmenlik yapan ablamla bloglardan konusken, o bizim bir Esra ögretmenimiz var Kayapinar'da onunda bir blogu var dedi, blogun ismi ne demeden Büyüleyenmutfakkokusu dedi ablam bendeki saskinligi görmeliydiniz ben onu taniyorum dedim hemen ve sonra aramaya karar verdik ve konusma firsati buldum Esra'yla canim benim hemen beni evine davet etti mutlaka gitmeden tanismaliyiz demisti ve bir gün belirledik hemencecik,
Tabi sonra esim ve ablamlarla kendisini ziyarete gittik,cok sicak cok samimi karsiladi bizleri biz ordayken kardesi esi ve kücük yigenide yaninda tatildelerdi.Beraber bir kac saat gecirdik bolca güldük ,eglendik,elleriyle hazirladigi böreklerin ve benimde yaptigim cikolatali muslu tartin tadlarina baktik,ortada gezen kediciklerle oynadik ve en önemlisi onun gibi pirlata bir insani tanima firsati buldum ve ne hikmettirki yanimda fotograf makinami götürmeme ragmen unuttum ve bir resim bile cekemedim :(( ama kendisiyle paylastigim hersey ömrüm boyunca onu en güzel sekilde hatirlamam icin yetecektir eminim...
Canim mekanin cennet olsun...

MALZEMELER:· 2 Paket Kepekli tatlı Bisküvi· 1/3 Paket Katı Yağ· 4 Çorba Kaşığı Su· 1 Adet Yumurta BeyazıÇİKOLATALI MUS İÇİN:· 2 Adet Yumurta Beyazı· 1 Çimdik Tuz· 200 Gr Siyah Çikolata· Yarım Çay Bardağı SütKREMASI İÇİN:· 1 Paket Krem Şanti· 1 Su Bardağı Süt· 1 Paket Labne Peyniri· 4 Çorba Kaşığı Pudra ŞekeriÜZERİ İÇİN:· Çikolata ve Fındık Rendesi
YAPILIŞI:Kepekli bisküvileri yağ, yumurta beyazı ve su ile rondoda un haline getirin. Kalıba yağlı kağıt sererek karışımı üzerine yayın. 180 derecede 15 dk pişirinÇikolatayı süt ile benmari usulü eritin Yumurta beyazlarını bir çimdik tuz ile kar haline gelene kadar çırpın. Eritilen çikolatalı karışıma ilave edip karıştırın.Çikolatalı karışımı tartın üzerine serin.Krema için krem şantiyi tarife göre hazırlayın labne peyniri ve şekeri ilave edin.Çikolatalı karışımın üzerine sürüp son olarak rende fındık ve çikolata ile süsleyin. AFİYET OLSUNNNNNNNNNN




ZEYTİNLİ MUFFİN


"Zeytine olan aşkım ne zaman başladı bilmiyorum. Ama çocukluğuma ait tüm anılarım içinde zeytin var. Ne zaman bir çocukluk anısı anlatsam, “Elimde zeytin ekmek yerken yine şu oldu bu oldu” diyorum. Benimle beraber yaşayan bir parça idi, sanırım zeytin ekmek…Deniz (kardeşim) yeni doğmuştu. Ben de 4 yaşında idim. İstanbul’daydık o zamanlar. Annem ve anneannem yıkamaya karar vermişler haytayı. Tam yıkarlarken birden gözleri kapanmış ve kafası düşmüş. Tabiî ki annem öldüğünü düşünüp basmış çığlığı evde kıyametler kopuyor. Ben içerideki duruma baktım o çığlık kıyamet içinde hiç istifimi bozmadan mutfağa gittim ekmeğimin arasına her zamanki gibi zeytinimi doldurdum. Dışarıya çıktım.Annem ve anneannemin feryatları bütün mahallenin bize doğru yönelmesine sebep oldu. Ben hala hiç istif bozmadan zeytin ekmek yiyorum…Sonlara doğru uzakta oturan bakkal amcanın karısı geldi “Esra ne oldu ne var” dedi… Ben zeytin ekmeğimden ısırıyorum yutkunup el-cevabımı veriyorum “hiiiiiiççççç teyze bişey yok… Galiba kardeşim ölüyormuş” Sanırım kıskançlık had safhada imiş… Bazen anlatıp anlatıp gülme krizine giriyoruz evde.Sonunu merak edenlere eve koşturan bir teyze kaptığı gibi Deniz’i yolun karşısındaki kliniğe götürdü. Meğer bizimki uyumuş…)))))))))))) Ne derin uykuymuşşşşş…Hala zeytin ekmek gezmiyorum. Ama zeytinsiz bir sofra düşünemiyorum… Okuldan eve gelip yapacak bir şey bulamadığım zaman hemen zeytinli topkekler yapıyorum. Bayıla bayıla yiyorum lezzetli oluyor. Zeytin aşkına tavsiye olunur.."


http://yaseminmutfakta.blogspot.com/

Kevgir'i ilk gördüğümde ne kadar sıcak gelmişti bana. Yazılar içten, tarifler içten.. Sanki evde kendi tarif defterimi karıştırır gibi doğal ve sıcak. Meğer bunun sebebi onu hazırlayan insanların sıcaklığıymış. Kevgir sayesinde tanıdım Esra'yı ve sıcacık sitesini.. Ama hiç konuşmadık ya da yorumlaşmadık oysa ne kadar isterdim O'nun içten yorumlarından benimde sitemde de bulunmasını...
İlk sayfasına uğrayıpta o tombul perinin başlığını görünce hehe bu da benim gibi toparlacık demiştim. E zaten bu kadar güzel yemekler yapan birde bunları iştahla anlatan insan zayıf olamazdı J E şimdi bu tombul perinin güzel tariflerinden birini yapmak ve bunu iştahla anlatmak bana düştü. Nereden nereye diye iç geçirsemde içimde tuhaf bir huzur var.. Üzüntü ve kederden çok uzak bir huzur.. Dün mutfağımda keyifle bu tarifi hazırlarken aynı huzur vardı içimde herhalde ondan fosur fosur kabardı muffinlerim, hani hep korkarsınız ya kabarmassa diye... O kadar kolay ve çabuk hazırladım ki muffinleri gecenin köründe hiç yorulmadan mutfağı toparlamak bile çok kısa sürdü.. Sanki tombul bir peri benim gibi tombul bir aşçıya yardım ediyordu..
Bu muffinlere kek demek ayıp olur bence, bunlar dünyanın en lezzetli poğaçaları.. Kokusu, lezzeti, dokusu ile inanın daha elinize aldığınızda ağzınızdan akan suları toplamakta zorlanıyorsunuz..
İşte sevgili Esra'nın, mutfağımdaki tombul perinin, dünya güzeli muffin poğaçalarının tarifi..

MALZEMELER:· 1 Su Bardağı Yoğurt· 3/2 Su Bardağı Sıvı Yağ· ½ Su Bardağı Süt· 3 Yumurta· 1 Tatlı Kaşığı Tuz· 1 Tatlı Kaşığı Kekik· 1 Tatlı Kaşığı Pul Biber· 1 Su Bardağı Çekirdeği Çıkarılmış ve Doğranmış Zeytin· ½ Su Bardağı Beyaz Peynir· 1 Paket Kabartma Tozu· Alabildiği Kadar Un,,YAPILIŞI:Yumurta ve yoğurdu çırptım içine sırası ile, yağı, sütü, tuzu, kekiği, tuzu, biberi, zeytini, peyniri , kabartma tozunu ve unu koyup karıştırdım. Küçük kağıt kalıplara koyarak 40-45 dk 175 derecede pişirdim. AFİYET OLSUUUUUUUN
Canım Esra’m yerinde mutlu yüreğinde huzur olsun... Aynen bize yansıttığın huzur gibi..


SUCUKLU MUFFİN
"MerhabalarAdamın biri Kayseri’de Kayseriliye sormuş (sorudan da anlaşılacağı üzere bu gafil soru soran Kayserili değil)Sizin Kayseri’de bütün sucukları eşek etinden yapıyorlarmış demişKayseriliden el-cevap “korkma sen misafirsin seni kesmezler”Sucuğu çok severim uzun süreli buralarda kalmanın verdiği alışkanlıktan olsa gerek evde sucuk olmadı mı her şey eksikmiş gibi geliyor.Ama o büyük markaların sucukları da bana lezzet vermiyor daha çok pişmiş salam gibi oluyorlar…Eğer bir tavsiye isterseniz… Hani şu gıcık reklamları olan ve sonunda Made in Kayseri diyen marka var ya… Bulursanız tercih edin o tam sucuk işte… Ben temizliğine de güveniyorum…Bunca Sucuktan konuşma sebebi… resimden de anlaşılacağı üzere sucuklu top kek… Nerden mi esti…Yine bir gün çıkmışım blog gezmelerine karnımı da doyurmuşum ki her gördüğüme. Ya bu neeeeeeeeeeeeeeeeee diye saldırmayayım… Gezdim ama ben ne kadar karnımı doyurmuş olsam da saldırı halindeyim. Nihal’in blogundayımKüçücük bir resim büyütmek için tıklayın yazıyor. O resmi büyüttüğüm an benim bittiğim andır. Şuursuzlaşmışım, mutfağa gitmişim, hemen tıpkısının aynısından yapmışım. Yerken kendime geldim…Valla harikaydı ben tarifi aynen veriyorum… Ama siz birde Nihal’den dinleyin tarifiiiii… (Kendisine bir müddet şuurumu kaybetmeme sebep olduğu için teessüflerimi bildiriyorum… ) Teşekkürler Nihalllllllllllllll" http://www.lezzetavcisi.net/

Herkese merhaba
Esram okadar güzel anlatmışki ben hiç birşey yazmadan
Onun güzel anlatımıyla sizleri başbaşa bırakıyorum.

MALZEMELER:2 Yumurta2 Yemek kaşığı yoğurtYarım çay bardağı sıvıyağ1 Paket kabartma tozuUnTuzİçine sucuk ve beyaz peynirYAPILIŞI:Vermiş olduğum tarif kahvaltı masalarına yakışan güzel bir lezzettir.Sucuk ve peynir ölçüsü vermedim. Ben göz kararı yaptım.Yapımı kolay olan bu lezzettin bütün malzemelerini karıştırın. Kek kıvamında olmalı.Arzu ederseniz kağıtlara yada yağlanmış kek kalıbına boşaltıp üzerine haşhaş (ben susam koydum )serpip ısıtılmış fırında pişiriyoruz.Ilık servis yapıyoruz.Hepinize afiyet olsun..


REÇELLİ KEK


"Hemen hergün uğruyorum arkadaşlarımın sayfalarına geziyorum, Onlara ben geldim diye selamlar bırakıp geliyorum… Feray’a uğramıştım yine ve bu falı gördüm o kadar hoşuma gitti ki sizlerle paylaşmak istedim sizlerde yapın bakalım beğenecek misiniz ? Ya da yansıtacak mı sizi.Hemen ardından güzel ve ani misafir gelince evdeki malzemeler kullanılarak yapılmış bir kek tarifi var. Hem kolay gelsin hem afiyet olsuuuunÇin Feng shui falınız :Birkaç dakikanızı ayırın ve ne olduğunu görün. Eğer dürüst olursanız bu size gerçekleri söyleyecek. Cevaplarınızı bir kağıda yazın ve burcunuzu aşağıda okuyun.1 - Favori renginiz hangisi : Kırmızı - Siyah - Mavi - Yeşil - Sarı2 - Doğum isminizin ilk harfi ? 3 - Doğduğunuz ay? 4 - Hangisin daha çok seversiniz? Siyah mı Beyaz mı5 - Sizinle aynı cinsiyette birinin adı?6 -Favori sayınız?7 - Hangisin daha çok seversiniz? Kaliforniya - Florida ?8 - Göl mü seversiniz Okyanusmu?9 - Mantıklı bir dilek tutunTüm sorunlara cevap verince aşağıya bakın. Kopya çekmeyin.1 - Eğer seçtiğiniz renk; Kırmızı : Alarm durumundasınız (açık/ uyanık) ve hayatınız sevgiyle doluSiyah :Kapalı ve agresif birisinizYeşil : Ruhunuz huzurlu ve rahatsınız.Mavi :Spontane, aşk öpücükleri ve şevkatli birinizSarı : Mutlu bir insansınız.. Kötü modda olanlara iyi tavsiyeler veriyorsunuz. 2 - Eğer baş harfiniz;A-K Hayatınızda bolca sevgi ve dostluk varL-R Hayatınızı maksimumda yaşamaya çalışıyorsunuz, yakında hayatınız yeniden yeşerecek.S-Z Başkalarına yardım etmeyi seviyorsunuz. . Geleceğiniz güzel görünüyor. 3 - Eğer doğduğunuz ay;Ocak - şubat - Mart : Yıl sizin için güzel geçecek. Hiç ummadığınız birine aşık olacağınızı keşfedeceksiniz.Nisan - Mayıs - Haziran :Sonsuza kadar devam edecek bir sevgi ilişkisine sahip olacaksınız Temmuz - Ağustos - Eylül :Çok güzel bir yıl yaşayacaksınız ve hayatınızda köklü değişimlere sebep olacak deneyimler yaşayacaksınız.Ekim - Kasım - Aralık : Aşk hayatınız muhteşem olcak, ruh eşinizi bulacaksınız.4 - Eğer seçtiğinizSiyah : Hayatınız bambaşka bir yöne doğru hareket edecek.Sizin için en iyi şey bu olacak ve bu değişimden memnun olacaksınız.Beyaz : Sizi tamamlayan ve sizin için herşeyi yapabilecek dostlara sahipsiniz ama bunun farkına varmayabilirsiniz. 5 - Bu kişi sizin en iyi dostunuz.(seçtiğimiz isim)6 - Bu sayı hayatınızda sahip olduğunuz en yakın arkadaşlarınızın sayısını gösteriyor.7 - Eğer seçtiğiniz;Kaliforniya : Macera seviyorsunuzFlorida : Yan gel yat bir tipsiniz. (uyuşuk) 8 - Eğer seçtiğiniz;Göl : Sizin arkadaşlarına, sevgilisine tamamen bağlılık gösteren birisiniz.Okyanus : Spontane ve insanları mutlu etmeyi seven birisiniz."



http://yesimlitarifler.blogspot.com/

Kevgirin ilk çıktığı zamanı hatırlıyorum. Zerrin bir dergi çıkarıyoruz Esra ile dedi. Benim fikir çok hoşuma gitti. Sonra dedim ya kim bu Esra. Sonra aradım buldum hımmm buymuş dedim. Büyüleyenmutfakkokusu. Ben biliyorum bu kızı dedim. Ne tatlı ne sevecen ne cana yakın dedim. Öyle sıcak öyle cana yakın yazılar yazar. Zerrin ile Esra bir arada kesin süper bir şey olur diye geçti aklımdan. Sonra Aaaa öğretmenmiş Esra hem de idareci nasıl olur ki bizim cadılara hiç benzemeyen aynı melek dedim kendi kendime. Hiç tanışmadık Esra ile hiç görüşmedik. Ama ben ne zaman bir tatlı tarifi yazsam hemen sayfamda alıyordu soluğu işte o yüzden çok sevdiğini bildiğim için Reçelli Kek yaptım onun ellerinden size. İşin en ilginç yanı bu keki 20 civarında öğretmen tattı. Gerçekten nefisti. Aynen dediğin gibi reçeller yer değiştirdi ama yiyen herkes çok sevdi. Esranın tarifi ve yorumuyla.

Rahat uyu Esra biz seni çok seviyoruz. Sen hep bizimle olacaksın…

MALZEMELER:· 3 Yumurta· 1 Çay Bardağı şeker· 1 çay Bardağı Sıvı Yağ· 1 Çay Bardağı Süt· 1 Portakal Kabuğu Rendesi· 1 Su Bardağı Çekilmiş Fındık· 1 Çay Bardağı İnce Çekilmiş Çikolata· Vanilya , Kabartma Tozu, tarçın· 1 Su Bardağı Kadar Reçel (ben ahududu kullandım)· Alabildiği kadar un (kek kıvamı)
YAPILIŞI:Yumurta ve şekeri çırptım İçine sırası ile fındık ve reçel dışındaki tüm malzemeleri koyup karıştırdım.Fındık ve reçeli Rondoda beraberce çektim…Kelepçeli kalıbı yağladım. Kekin yarısını boşalttım araya reçelli karışımı boşalttıktan sonra kalan keki üste boşalttım… 175 derecede 50 Dk pişirirdim. Reçel aşağıya doğru kaymıştı ama olsun ben beğendim muhteşem, harika, nefisti. )))))))))))))) AFİYET OLSUUUUUUUUUN




PUDİNGLİ MEYVELİ VE DAMLA ÇİKOLATALI KEK


" Merhabalar4 yaşında iken çok kötü hasta olmuşum bronşit. Hayatımı etkileyen bir hastalık bu, hiçbir zaman geçmedi ve en sonunda astımı da arkadaş edindi kendine bedenimde. Onlar mutlu mesut, ben kahırlar içinde yaşıyoruz :).Anneannemler Tunceli’de oturuyorlar biz İstanbul’da telefonda annem ağlayıp hastalığımı anlatıyor. Canım dedem teyzemi de yanına alıp aynı gün otobüse binip yanımıza geliyorlar. Anneme “torunumun dağ havasına ve daha doğal gıdalara ihtiyacı var” diyor. Ben ise o yaşta annemden ayrılmayı asla kabullenemeyeceğim için türlü kandırmacalar içine giriliyor. Otobüse biniyorum, yola çıkıyoruz. Yolda ağlamaya başladım annemi istiyorum diye çok iyi hatırlıyorum. Teyzemde benim zaafımı bildiği için dedi ki “ Esracım heidi’nin dağlarına gidiyoruz Clara’da orada seni bekliyorlar” o andan itibaren hiç ağlamadım. “Aman tanrım heidi ile tanışacağımmmmmmmm” iç ses çığlıkları ile yoluma devam ettim.3 ay kaldım heidinin memleketinde çok bekledim onu, çok çıktım dağlara onu bulmak ümidi ile ama asla bulamadım :). Bu üç ay içinde hastalığım çok çabuk iyileşti ben çocukluğumun, hayatımın en mutlu anlarını yaşadım. İlk yavru kedimi edindim (o kedi tam 15 yıl kaldı anneannemde), Dağlarda seke seke dolaştım, canım anneannecimle bostanlar ekmeye gittim, annemin kısıtlamaları olmadan tozun toprağın içinde sabahtan akşama kadar sokaklarda diğer çocuklarla oynadım.Son üç haftadır annem heidinin dağlarına gitmişti. Yan yana yatan anneannem ve dedeme selam söyle demiştim. Umarım duymuşlardır gönderdiğim selamı.Sonunda da Kayseri'ye döndü. Hafta sonu gidip annecimle hasret gidereceğim. Çok mutluyum.
Bu arada dolapta bozulmadan değerlendirmem gereken meyveler vardı ben de yine kek yaptım. Ekmek yapan bayanlarla beraber afiyetle yedik. Lezzet dergisindeki bir tariften esinlendim. Buyurun Tarif."




http://pastacirapunsel.blogspot.com/

Bu ay hepimiz Sevgili Esra'ya güzel bir anma sayısı hazırlayan Sevgili Zerrin ve Selen'e yardımcı olmak için elimizden geleni yapmaya çalıştık. Bence çok duygu yüklü, sevgi dolu ve anlamlı bir çalışma oldu.
Büyüleyen Mutfak Kokusu Esra'yı hiç tanımıyordum. Ama uzun süredir çoğu blogu takip ettiğim gibi O'nu da zevkle takip ediyordum. Güzel, eğlenceli, düşündürücü giriş yazılarını ise ayrı bir tad alarak okuyordum:)
Selen' e bıraktığım yorumlarda Esra için yapmak istediğim her iki tarif de benden önce başka gönüllüler tarafından tercih edilmişti:))Ama son anda "Pudingli, meyveli ve damla çikolatalı kek" tarifi bana düştü. Ve gerçekten o anda Esra için düzenlenen bir sayıda yer alabileceğim için çook mutlu oldum:))
Bu arada, bu tarifin giriş yazısında Esra, hastalığının ilk ortaya çıkışından ve tedavi için gittiği Tunceli' de ki dağ havasından bahsetmiş ve Heidi'yi ne kadar çok aradığını anlatmış:)) İlk okuduğumda gerçekten beni çok güldürmüştü bu anısı Esra'nın:)Tüm bunları tekrar okuyarak ve düşünerek işe koyuldum.Hemen eksik listesi çıkardım, eksiklerimi tamamladım ve işe koyuldum.Esra'nın iyi yürekliliğinden olsa gerek herşey o kadar yolunda gitti ki, kekim hemen hazır oluverdi:))
Buradan Esra'yı tekrar sevgiyle anıyorum ve Esra'nın tarifine geçmek istiyorum.

MALZEMELER:· 4 Adet Yumurta· 1 Su Bardağı Şeker· 1 Su Bardağı Sıvı Yağ· 1 Su Bardağı Süt· 3,5 Su Bardağı Un· 1 Çay Bardağı Damla Çikolata· 1 Paket Kabartma Tozu· 1 Paket VanilyaÜZERİ İÇİN:· 1 Adet Muz· 3–4 Adet Erik· 10 Adet Kiraz· 1 Paket Vanilyalı Puding· Çikolata SosuYAPILIŞI:Yumurta ve şeker çırpılır ve diğer kek malzemeleri sırası ile eklenir. Kelepçeli kalıba konara 180 derecede 40–45 dk pişirilir.Vanilyalı puding paketin arkasında yazan tarife göre pişirilir. Soğuyan kekin üzerine kenarlara taşırmadan tamamı sürülür. Soğuyunca dilimlenen meyveler üzerine dizilir. İstenirse tart jölesi de kullanılabilir en son hazır çikolata sosu üzerinde gezdirdim. AFİYET OLSUNNNNN…


MUÇARİ

"Mesajlaşmak ne zaman girdi hayatımıza… Herhalde 12-13 yıl oldu.Önceden ne yapıyorduk bir cep telefonları ve onun getirdiği mesaj trafiği girmeden hayatımıza nasıl yaşıyorduk.En fazla Ev telefonları ile diyalog kurabiliyorduk. Ya da o güzelim ve yazmayı unuttuğumuz mektuplar…Mektup aldığı zaman heyecanlanmamış kimse yoktur herhalde aranızda… Arkadaşlar arası mektuplar, uzaktaki akrabalardan gelen mektuplar, annelerden gelen mektuplar hepsi ayrı heyecan hepsi ayrı güzellik.Hatırlıyorum da mektup geldiği zaman o kadar mutlu olurdum ki o mektubu en az 4-5 kere okurdum.O bayramlarda tüm sevdiklerimize yolladığımız kartpostallar. Herkesin yapısına göre bir kart seçer, heyecanla onları düzenler, sonradanda zarflarına yerleştirip koşarak postalamaya giderdim. Yolladıklarımdan da gelen o kartpostallar ne mutlu ederdi beni çıldırtırdı adeta…Ya da uzaktaki yakınımızın arkadaşımızın yanından geleni gördüğümüzde “selam söyle” derdik o da bize getirirdi sevdiklerimizden selamlar.Çok değişti her şey çokkkkk artık mektup ve kartpostal çıktı hayatımızdan onun yerine önce telefon mesajları girdi hayatımıza bayram günleri yüzlerce msj alır olduk 50 tanesi;“bayramın kutluhayatın mutlusofran dolukarnın gurultulu”(hatırlayamadım attım) diye başlar diğer 50 si ise ;Buraları yıkılıyonurdan yıkıyohergün peşimeşeytan takılıyor ,tarzında devam eder,Hiç birine cevap yazmıyorum çünkü nefret ediyorum bu tür msjlardan , Çoğu o gün başkasından aldığı msj daha doğru düzgün okumadan tanıdığı diğer insanlara yolluyor sen mehtaptan mesaj aldığına inanırken altında Mehmet diye bir imza buluyoruz. Bari zahmet edilip mesaj sonundaki isim silinse. Halbuki “tüm ailemiz tüm ailenize sevgilerini yolluyor” daha samimi bir mesaj bence.Sonra Msn de hayatımıza çok derin bir şekilde girdi ve vazgeçilmez bir parçamız oldu. Artık yurt içi yurt dışı herkesle bağlantımız oluyor. Çok mu iyi oldu bilmiyorum. Kimseyi burnumuzun direği sızlayacak kadar özlemiyoruz artık.Tüm bunlar olurken düşündüm sayfamı her gün 600-700 civarında gezen var ve hepsinin duygularını öğrenemiyorum. Halbuki bu benim için önemli;Bu yüzden aklıma şimdilik gelen geçici çözüm olabilecek c-box eklemek geldi aklıma. Yorum yazmakla uğraşmak istemeyen ya da nasıl yapacağını bilemeyen sevgili sörfçüler sadece adınızı yazarak mesaj kutusuna bir şeyler karalayabilirisiniz… Yani umarım yaparsınız.Muçari de benin telefon aracılığıyla öğrendiğim daha sonra evdeki Emine BEDER kitaplarını karıştırınca karşıma çıkan bir tuzlu kek türü…Mesajlarla iletilen ve güzel bir Karadeniz yemeği olan muçari karşınızda ben bir değişiklik yaptım patates ekledim"

http://bebeklimutfak.blogspot.com/
Börek yapmıştım o akşam, bunu neden yaptın ki diye sorduğunda, eşime verdiğim yanıt onu da beni de çok duygulandırmıştı. Ne güzel bir dayanışmaydı bu. Ben de destek verenlerin arasında olduğum için mutluydum ve bir başkasına anlatırken gurur duyuyorum. Benim dünyanın bir çok yerinde arkadaşım var diyorum. İyiki tanımışım sizleri ve aranızdayım. Esramız için yaptığımız bu çalışmalar dostluğumuzun sanal olmadığının da göstergesi. Maçurinin sadece harcı dahi çok lezzetliydi. Ve tarife sadık kalmamak Esraya yapılacak bir saygısızlıkmış gibi hassasiyetle hazırlandı kekimiz. Yiyenlerden de tam not aldı. Özellikle sabah kahvaltısında bir bardak çay ile harika gidiyor.

MALZEMELER:· Yarım Kg Soğan, 2 Adet Patates· Yarım Kg Yoğurt· 2 Adet Yumurta· 1/3 Margarin· 100 Gr Sucuk· 1 Su Bardağı Un· 1 Paket Kabartma tozu· 1 Çay Bardağı Sıvı Yağ· Tuz. Biber, Kuru Nane· Alabildiği Kadar Mısır unuYAPILIŞI:Soğanları ve patatesleri küp küp doğrayarak margarin ve sıvı yağda kavuruyoruz. Daha sonra yine küçük küçük doğradığımız sucukları ve baharatları ilave edip 3 dk daha pişirip harcımız soğumaya bırakıyoruz.2 Yumurta ve yoğurdu beraberce çırpıp içine 1 bardak unu ilave ediyoruz, ardından soğuyan harcı koyup kek kıvama gelene kadar mısır ununu ve kabartma tozumuzu ilave edip 175 derecede 60 dk pişiriyoruz. AFİYET OLSUUUN…





MUZLU MUFFİN


"Merhabalar…Muzlu muffin yaptım. Her şeyi, yani tüm tarif bana ve hayal gücüme ait. Kendim yaptım diye söylemiyorum, ama arkadaşlar kesinlikle deneyin."


http://muhteremleafiyetle.blogspot.com/
Esra’yı ilk 16 Aralık 2006 tarihinde 17. yemek etkinliği için hazırladığım tarife yazdığı yorumla tanıdım.
“Sizi yeni keşfettim ve ziyaretinize geldim. Pasta harika görünüyor. Ellerinize sağlık”
Diye kısa ve ciddi bir yorum yazmıştı.
Daha sonraları Esra bizi büyüleyen sıcak yorumları ve keyifli yazıları ile kalbimizde kendine yer edindi.
Mart ayında blog oyunlarından “reklamlar” oyununda onu şu cümlelerle anlatmışım.
BÜYÜLEYEN MUTFAK KOKUSU (Esra) Konum; Kayseri
Blogların eğitimci Esra’larından birisidir Esra.
Yemeklerine hele esprili yazılarına doyamazsınız.
Artık çocukluğunu da yazmaya başladı,yüzümüzde tatlı bir gülümsemeyle sayfasından ayrılıyoruz.Yazılarına yorum yazarsınız,yorumunuza yazdığı cevabı merakla bekleyip,sayfasına tekrar tekrar tıklarsınız.
Ünü o kadar yayıldı ki koskoca Hollanda Kraliyet ailesi Kayseri’de görev yaptığı okula gelip, Esra’yı ziyaret etti : )

Esra’dan gelen, ismi olmasa bile bunu Esra yazmıştır diyeceğim yorum;
Yazan buyuleyenmutfakkokusu
Canım öncelikle bu kadar sabırlı davranıp
bu kadar kişiye böylesine güzel şeyler yazdığın için tebrik ediyorum seni
çok mutlu oldum güzel sözlerine
meğer ne güzel gözlemlemişsin sen
bizi yaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa
tutuldum
yüreğine sağlık
öptüm sulu sulu, sevgiler.
Sıcacık ve içten,bir yorum.

Zerrin ile Kevgir dergisini çıkaracakları zaman msn’de yazıştık.
“Resimlerini çok beğeniyorum, bize Kevgir dergisi için her ay kek tarifi hazırlar mısın? diye sordu.
Bende kabul ettim, her ay kek tarifimi gönderdim.Aralık sayısı için yazıyı henüz göndermemiştim. Pazartesi günü önce dedim arkadaşları dolaşayım,daha sonra Kevgir için tarifi göndereyim ama ne yazık ki o acı haberle karşılaştım.

Artık kelimeler kifayetsiz ve anlamsız.
Seni çok seviyoruz Esra, ruhun şâd olsun.

MALZEMELER:· 3 Adet Yumurta· 1 Su Bardağı Şeker· 1 Çay Bardağı Sıvı Yağ· 2 Çay Bardağı Süt· 1 Yemek Kaşığı Tarçın· 4 Adet Muz· 1 Çay Bardağı Fındık· 1 Paket Kakaolu Krem Şanti· Alabildiği Kadar Un· 1 Portakal Kabuğu Rendesi
YAPILIŞI:Süt ve yumurtayı çırptım .Sonra 1 Bardak sütü, yağı,tarçını ve iyice ezilmiş 2 adet muzu fındığı, vanilyayı, portakal kabuğu rendesini ve alabildiğince unu karıştırıp kek hamurumu elde ettim. Muffin kalıplarına paylaştırıp pişirdim.Kalan 2 adet muzu iyice ezdim. Kakaolu krem şantiyi bir çay bardağı sütle çırptıktan sonra ezilmiş muzla karıştırdım.Fırından çıkan ve soğuyan muffinlerin üzerine sürdüm şantiyi. Yaklaşık 20 adet çıkıyor. AFİYET OLSUUUUUUUUUUUUUUN.



KURU MEYVELİ MUFFİN



"Ne yoğunluk bu günlerde böyle... Karneler dolayısıyla başımı kaşıyacak vaktim olmadı derken... Eve geldim annemleri görmeye burada da annem haftalardır beni bekliyormuş çarşı pazar işelrini halletmeye dolaş babam dolaş ayaklarıma kara sular indi...Eve geldim mimlenme oyunu tüm sayfalarda uçanı kaçanı mimliyoruz çok hoştu dünden beri sizleri okuyorum ve çok mutlu oluyorum sanki bunca zamandır ilk defa tanışmışız gibi oldu çok hoş oldu bu oyun bir çoğunuzu yakından tanıma fırsatım oldu...bu tarifi yazayım yine dalacağım sayfalara çünkü okumadığım daha çok insan var...Gezmeye çıkıyorum demleyin çayları ,hazırlayın yiyintileri... ben geliyorummmmmmmmmm"




http://hulyayilmaz.blogspot.com/

Esra'nın "kuru meyveli muffin" ini yaptım bugün. Bu muffinden komşularıma da ikram ettim. Esra'nın ruhu için...
Esra'ya tekrar Allah'dan rahmeti yakınlarına, sevenlerine başsağlığı diliyorum.
Hülya Yılmaz
MALZEMELER:3 Yumurta1 Su Bardağı Toz Şeker1 Su Bardağı Süt¾ Su Bardağı Sıvı YağPortakal Kabuğu Rendesi(isterseniz)2 Çay Kaşığı TraçınKuru kayısı ve Üzüm (miktarı siz belirleyin)Vanilya, Kabartma TozuAldığı Kadar UnKüçük top kek kalıpları1 Çay Bardağı Ceviz İçiYAPILIŞI:Önce şekerve yumurtayı çırpıyoruz, sonra yağ,süt, tarçını karıştırıp un ,kabartma tozu, portakal kabuğu rendesi, vaniyayı ekleyip kek kıvamına getiriyoruz 12 kalıba koyduktan sonra çok arttı malzeme fazla geldi ben de kalanı kalıba boşalttımÇok lezzetliydi arkadaşlar son zamanlarda yaptığım en güzel kekdi yaaaaaa



KREMOLE TART


"Merhabalar;Bloglarda dolaşmayı çok seviyorum. Kendime not diyorum: beğendiğin tarifi yeni bir dosya açarak, içine blog ismiyle beraber kopyala diye. Sonra yorumdu, yutkunmaktı, derken unutuyorum. Denemek istediğim pek çok şeyi kaçırıyordum. Ama bu işe ciddi eğiliyorum artık not alıyorum ve birçok şeyi deneyeceğim.Yemek kitaplarından, dergilerden, hatta ve hatta bloglardan tarif denemek hoşuma gidiyor. Hele ki sizlerden biri benim tarifi deneyip, birde beğenmişse ağzım kulaklarımda, sırıtarak uzun süre okuyorum yazılanları..."



http://inciceylan.blogspot.com/

CANIM ESRAM’IN ANISINA.....
SEVGİLİ ESRA’YI BLOGCU OLDUĞUM GÜN ,BLOĞA YAYILAN BÜYÜLEYEN MUTFAK KOKUSUNU İZLEYEREK BULDUMJBİR DAHA O MİS KOKULU MUTFAKTAN AYRILMAZ OLDUMJESRA’CIĞIM ESPRİLİ YAZIŞMALARI VE HARİKA MUTFAK DENEMELERİYLE BİZLERİN ÇOKTAN KALBİNDE YER ETMİŞTİ BİLEJYOĞUN BİR ÇALIŞMA TEMPOSU OLMASINA RAĞMEN ARKADAŞLARINI DÜZENLİ OLARAK ZİYARET ETMEYE GAYRET GÖSTERİRDİ...BIRAKTIĞI YORUMLARLA HEPİMİZİ GÜLÜMSETİRDİJDAHA SONRA TOPLU BİR BLOGCU HAREKETİYLE BLOGSPOTÇU OLMA HAREKETİMİZİN ÖNDERLERİNDENDİJONUNLA ARTIK BLOGSPOT KOMŞUSU OLMUŞTUKJARTIK BLOGCUNUN TEKNİK SORUNLARINDAN KURTULDUĞUMUZ İÇİN YENİ YERİMİZDE PEK BİR ÇALIŞIR OLMUŞTUKJESRA’MIZ SEVGİLİ ZERRİN’LE ELELE VEREREK ŞİMDİ OKUMAKTA OLDUĞUNUZ ‘’KEVGİR’’İ ÇIKARMAYA BAŞLADI..HEPİMİZ İÇİN BİR HEYECAN DALGASI OLAN KEVGİRİN BEŞİNCİ SAYISI MAALESEF ESRA’MIZ OLMADAN ÇIKTI...AMA TÜM İÇERİĞİYLE ESRA’NIN ANISINI YAŞATMAK İÇİN ÇIKTI...BU SAYI ESRA İÇİN ÖZENLE HAZIRLANDI..ŞİMDİ SIRA ONUN TARİFLERİYLE DAMAĞIMIZDA MUHTEŞEM TADLAR YARATMAKTAJBEN BU TARİFİ SEVGİLİ ESRA’DAN ALMIŞTIM,O DA BAŞKA BİR BLOGCU ARKADAŞIMIZDAN ALMIŞ VE ÇOK BEĞENMİŞTİ....ONUN ANISINA BU TARTI SİZLERLE BİR KEZ DE KEVGİR’DE PAYLAŞMAK İSTEDİM...CANIM ESRAM YATTIĞIN YER NUR DOLSUN,MEKANIN CENNET OLSUN İNŞALLAH.....AMİN...
İnciCeylan

MALZEMELER2 yumurta2 çay bardağı şeker2 çay bardağı sütyarım çay bardağı sıvı yağ3 çorba kaşığı kakao1 paket kabartma tozu1 paket vanilyaaldığı kadar un1 paket çikolatalı fındıklı kremole+2 su bardağı süt
YAPILIŞIyumurta ve şeker iyice çırpılır.süt,yağ eklenerek çırpmaya devam edilir.kakao eklenir ve iyice yedirilir.en son un,kabartma tozu ve vanilya karıştırılarak kek hamuru yapılır..hamur yağlanmış tart kalıbına dökülür ve 180 dereceye ayarlı fırında pişirilir..kek piştikten sonra kalıptan çıkarılır ve ters çevrilir.kek soğuduktan sonra üzerine tarifine göre hazırlanmış ve soğutulmuş kremole dökülür..süslenerek servis yapılır...



KİRAZLI MUFFİN



"Merhabalar;Herkesin tatile gitmesini mi, yoksa ballandıra ballandıra anlatmasını mı diyelim? kıskanıyorrrrrrrruuuuuuuuummmmmmmmmmmmm. Hala çalışıp eve tıkılanlar beni anlarrrr.Hiç tarif ekleme isteğim yok(tu). Ama birkaç kişiden papara yiyince aldım sazı elime :)Dahası mı haydi durma buraya gel. Niye mi?
Sohbet burada, entrika, dedikodu :) hatta yemek tarifi
burada"


http://baharcicegi.blogspot.com/

Esra civil civil hayat dolu espirili bir arkadasimizdi.Onunla ilk blogcudayken tanismistik.Bana ilk yorum yazdiginda okuyunca anlamistim sempatik candan biri oldugunu.Ne zaman sayfasina ugrasam tariflerini espiriyle karistirir hem tarif verir hemde sakasini yapardi,okurken cok güldügüm yazilari vardir.Onu hic unutmayacak hep gülen resmiyle hatirlayacagim.Ona bir buket cicek hediye ediyorum.Muffin tarifinin altina buket cicegide eklerseniz sevinirim.

Malzemeler
1 bardak süt1 bardak sivi yag veya200 gr margarin3 yumurta,1 bardak seker1 paket vanilya1 paket kabartma tozu 1 cay bardagi kiraz suyu suyu
taze kiraz veya konserve kirazdamla cikolota,un
Yapilisi Yumurtayla sekeri iyice cirpin,kabartma tozu haric diger malzemeleride ekleyin mikserle cirptiktan sonra kabartma tozunu ununu,damla cikolotasini dogranmis kirazlarini ilave edin,kasikla karistirin damla cikolotalari fazla ezmeden,muffin kaliplarina kek hamurunu dökün,180c derecede pisirin.



KEKSTRA


http://mutfakcanavari.blogspot.com/

Esra’cım,

Seni sadece 2 aydır tanıyordum. O da sadece yorumlaşmalarımızdan. Ama sen farkettirmeden kalbimde yerini almışsın meğer. Bloğuma ilk yorum yazanlardan biriydin. Benim için altın değerindeydi her kelime. Sonra yeni blogcuların derdini bildiğinden olacak beni bağlantı adreslerine ekledin hemen o iyi kalpli yüreğinle. Beni yine çok mutlu ettin. Bir yazını okumuştum, bu işe ilk başladığında yaşadığın zorlukları bütün içtenliğinle anlatmıştın. İlk başlarda kendini kabul ettirmenin kolay olmadığını yazmıştın. Acaba o zamanlar bir gün bu kadar sevileceğin aklına gelir miydi? Şöyle bir dönüp baksana Esra’cım neler başarmışsın, ne çok kalp kazanmışsın. Şimdi hepimiz koskocaman bir yürek olduk, sevgiyle, hevesle, zevkle pişirdik tariflerini. Biliyorum sen görüyorsun hepimizi ve gülümsüyorsun bize ve eminim çok ama çok mutlusun...

Ben de kekstra pişirdim senin için.Tarifi keyifle uyguladım, kekstralar da senin için pişirildiklerini anladılar sanırım ve öyle bir çoştular, öyle bir kabardılar ki, tam da ağzına layık oldular :) Sen seversin diye ortasına çilek reçeli sürdüm üstüne de çikolata sosu döktüm. Afiyet şeker olsun Esra’cım...


MALZEMELER:2Yumurta1 Su Bardağı Toz Şeker1/2 Su Bardağı Süt1/2 Su Bardağı Sıvı YağPortakal Kabuğu Rendesi(isterseniz)Vanilya, Kabartma TozuAldığı Kadar UnKüçük top kek kalıplarıFındıkNutellaDamla ÇikolataÇilekli Sos2 Kaşık Süt
YAPILIŞI:Önce şeker ve yumurtayı çırpıyoruz, sonra yağ,süt, un ,kabartma tozu, portakal kabuğu rendesi, vanilyayı ekleyip kek kıvamına getiriyoruz 12 kalıba koydum 150 derecede 50 dk pişirdim. Çilek Sosu hazırda vardı. Bir kısmını onunla doldurdum çukurlarının bir ksımını da 2 kaşık sütte erittiğim 2 kaşık nutella ve damla çikolata ile doldurdum… AFİYET OLSUNNNNNNNN…




KAYISILI KEK



"Ana sınıfı öğretmenim Mine yerli malı haftası etkinliğini yapmak istediğini ve çocuklara neler getirebileceklerini söylerken yardımcı olmamı istedi dedi ki:---Esra Hocam sen çocukların ailelerini tanıyorsun ,maddi durumları biliyorsun neler getirsinler?Ben de tek tek söyledim. Hangi çocuk ne yapabilir diye. Sıra ev sahibimin oğlu Mustafa’ya geldi. Ben Mine’ye---Minecim sen Mustafa’ya kek yaz. Zaten onlara ne yazarsan yaz, bana yaptıracaklar bari benimde canımın istediği bir şey olsun beraberce yeriz dedim.Güldü ve yazdı.Eve gittim sobamı yaktım. Darmadağın olan giyinme odamı toparladım, mutfaktaki bulaşıkları yıkadım başladım ne pişireyim diye düşünmeye. Birkaç fikir geldi aklıma ama süt lazımdı telefon ettim yukarıya (ev sahibime)---Mustafa bana süt almaya gidebilir mi? Dedim--- Sorayım hocam giderse ben aşağı yollarım dediTabi ben de hiç umut yok çünkü Mustafa hayatta yalvarttırmadan gitmez. 2 dk sonra aaaaaaaaa kapı çaldı bizim ki giyinmiş kuşanmış---Hadi Esra örtmenim diyor.(yanlış yazmadım örtmenim)Verdim parayı motor hızıyla gidip geldi bizim ki.Akşama yaptım rulo köfteyi. Aldım elime bir tabak dolusu köfte ,çıktım yukarıya beraber yiyeyim diye. Beyefendiden bana bir hürmet bir hürmet. Sordum;--- Hayırdır ne oluyor? DiyeEl cevap;---Pazartesi Mustafa okula kek götürecekmiş sana bu yüzden iyi davranıyor ikilemiyor, Hiç bir söylediğini.Uzun süre güldüm Mine’ye söylediğim aklıma geldi. Ben artık buradaki insanları tanıdım ya ve onları seviyorum. Alıştım onlara huylarını suylarını öğrendim artık. Tepkilerini tahmin edebiliyorum.Yaptım keki çektim fotoğraflarını getirdim okula dilimleyip koyduk çocukların önüne. Hiç kalmadı silip süpürdüler Afiyet olsun benim pamuklarıma yerim ben onları.(onlar keki ben onları)İşteeeeeeeeee serüveni bu kekimizin."


http://turklokumu.blogspot.com/

Bu ay sevgili Esra’miz icin cok guzel bir dergi cikiyor ve eminim ki kendisi de boyle olmasini isterdi. Ve simdi yukaridan bizi gorup, tariflerini yapmamizdanve dergiyi el birligi ile cikartmamizdan dolayi duydugu mutlulugu gorur gibiyim.
Seni hic unutmayacagiz ESRA’cigim, mekanin cennet olsun.
Ben Esra’nin kayisili kekini ve bulgur pilavini sectim, harika iki tarifim daha olmus oldu.
Tariflerimiz soyle:

1.5 su bardagi seker
3 yumurta
¾ su bardagi siviyag
1 su bardagi sut
1 cay bardagi ceviz ici
1 portakal kabugu rendesi
1 cay kasigi tarcin
1 cay bardagi dogranmis kuru kayisi (veya kuru uzum, demis Esra’cigim, ben ikisinden de karisik koydum)
1 cay kasigi kabartma tozy
1 paket vanilya
Aldigi kadar un( demis Esra’cigim, ben olcerek yaptim, 2.5 su bardagi yeterli geldi)

Oncelikle seker ile yumurta cirpilir. Diger malzemeler eklenir, guzelce cirpilir. Karisim yaglanmis kek kalibina dokulur ve 170 C’de ici pisene dek firinlanir.


FINDIKLI VE ÇİKOLATALI MUFFİN


"MerhabalarNe çok alışmışım bloguma ve blog msjlarıma. Hayatım bundan ibaret oldu resmen… Bakmayın öyle bana çoğunuz aynı durumdasınız biliyorum…Sabah kalkınca bile bakmamak için kendimi zor tutuyorum… İşime gidiyorum. Okuldaki günlük işler ama beni devamlı bir şeyler dürtüyor…”Açsana Esra bloguna baksana bi” direnmek ne kelime koşa koşa geçiyorum pc başına.Esir aldı blog olayı beni. Geçecektir diye ümit ediyorum…Geçer di mi )))))Kaç gündür hastayım; grip mikrobu ile bademciklerimde ki iltihap elele vermişler tüm vücudumda halay çekiyorlar, ama ben hapşıra hapşıra pc başında cevap yazmakla ve yorum yazmakla uğraşıyorum yok ben kurtulamam kesin gidiciyim. Hele az önce benim türümden var mı diye nette dolaşırken bulduğum. İnternete bağımlı mısınız yazısından sonra azıcık kendime çekidüzen vereyim diyorum…Bakın kimler tehlike altında (fazla ciddiye almayın)· Modeminizi kapattığınızda içinizde bir burukluk hissediyorsanız; (yok daha bu belirtiyi göstermedim)· Defterinizdeki tüm adreslerde @ varsa;(yarısında vaaaaaaar)· İnternet erişimi olmadığı için arkadaşlarınızla haberleşemiyorsanız; ( hakikaten ya telefonu falan unuttuk. Pc olmadı mı iletişimde yok )· Bilgisayarınızla beraber yatmak istediyseniz. (İstedim mi ? bunu hatırlamıyorum)· Bilgisayar masanızın sandalyesini bir klozetle değiştirmeyi düşündüyseniz; (güzel fikirmiş düşünebilirim)· Gülümsediğinizde başınızı yan çeviriyorsanız; :-) (yok şükür daha bunu da yapmadım)· Kelime işlemcinizle bir şeyler yazarken her noktadan sonra "com" yaziyorsaniz; (olmadı diyemem )· Rüyalarınız 256 renkse; (ha önceden de o kadar renkliydi he he)· Asansöre bindiğinizde gitmek istediğiniz kata ait düğmeyi çift tıklıyorsanız; (şükür bunu da yapmadım)· İnternetten son zamanlarda sakız siparişi verdiyseniz; bu internet işini biraz fazla abartmışsınız demektir. (son aşama olmadı daha rahatlayabilirim )Size de uyan birden fazla madde varsa eyvah ki eyvah )))))… Bunlar işin gırgır yanı ama ben yakında ciddi bir bağımlı olabilirim ya siz ?Pc başında tıkınmaya bayılıyorum. Bunun içinde evde devamlı kek falan oluyor. Yok canım tek başıma tüketmiyorum ama bana da kalıyor.Birkaç hafta önce aldığım ve unuttuğum kek kalıplarımı denedim normalde kalıptan topkekler ortası boş çıkıyor ve istediniz dolgu malzemesi ile doldurabiliyorsunuz. Ama ben her bir kalıp gözünü o kadar doldurmuşum ki benim kekler oldu dev kek hatta artı ben başka çeşitler yaparak değerlendirdim hamuru )))))) Çok oldu benim ölçü anlayacağınız. Siz azaltarak yaparsanız çok süper olur. İleride bu kalıplarla daha güzel kekler yapıp sizlere sunacağım inşallah…İşte bilgisayarla uğraşırken tıkındığım keklerin tarifi…"


http://www.nes-kafe.com/
Esra’nın Fındıklı ve Çikolatalı Muffinlerini yapmak bana nasip oldu. Kendisini Kevgir’den tanıyorum. Çok fazla mesajlaşma şansım olmadı. Vefat haberini aldığımda yanıbaşımdaki arkadaşımı kaybetmiş kadar üzüldüm. Kevgir dergisinin Aralık sayısı Esra için çıkacak denildiğinde hiç düşünmeden katıldım. Esra’ya bir yasin-i şerif birde kendi tarifi benim elimden armağan olsun. Kabri cennetten bir köşe olsun. Rabbim cennetinin en güzel köşesine koysun onu. Nur içinde melekler gibi uyusun.
MALZEMELER:2Yumurta1 Su Bardağı Toz Şeker1/2 Su Bardağı Süt2/4 Su Bardağı Sıvı YağPortakal Kabuğu Rendesi(isterseniz)Vanilya, Kabartma TozuAldığı Kadar UnKüçük top kek kalıplarıFındık1,5 Su Bardağı süt1 Paket Çikolata Sosu
YAPILIŞI:Önce şeker ve yumurtayı çırpıyoruz, sonra yağ,süt, un ,kabartma tozu, portakal kabuğu rendesi, vanilyayı ekleyip kek kıvamına getiriyoruz 12 kalıba koyduktan sonra malzeme arttı 2-3 adet kağıt kalıba döküp üstüne fındık serpiştirdim…150 derecede 50 dk pişirdim.Çikolatalı sosu 1,5 Bardak sütle pişirp keklerin ortalarındaki çukur kısımları doldurdum. AFİYET OLSUUUUUUUUUUUUUN



ÇİKOLATALI MUFFİN
"Dün blogları gezeyim dedim aaaaa bir baktım çoğu yerde kekkkkkkkkk. 40 kere deli de deli olursun eeeeeee o kadar kek gör kalkıp kek yaparsın…Blogcuyu dolaşmanın bedeli; göz banyosu, her yerde keke rastlamanın bedeli; kalk sende yap diyen bir zihin, Çeşit çeşit kekleri görüp yapmamak için direnmenin bedeli ; sürünmek . En sonunda direnmeyip kek yapmanın mutluluğu tarif edilemeeeeeeeez"

http://kizilciksurubu.blogspot.com/

Merhaba,arkadasimiz rahmetli Esra'cigimiza hediye olmasi icin Zerrin ve Selen'nin cok güzel düsündükleri Kevgir aylik dergisinin bu ayki sayisinda ben de yer almaktan ayri bir gurur duyuyorum.Ben de Esra icin cikolatali muffinleri yaptim. Umarim yaptigim muffinler Esra'nin sevdigi gibi olmuslardir.Arkadasimizin ruhuna degsin insallah.

MALZEMELER:3 Yumurta1,5 Su Bardağı Toz Şeker1 Su Bardağı Süt¾ Su Bardağı Sıvı YağPortakal Kabuğu Rendesi(isterseniz)1 Çay Bardağı Damla Çikolata3 Yemek Kaşığı KakaoVanilya, Kabartma TozuAldığı Kadar Un
YAPILIŞI:Aslında herkesin birldiği kek tarifi tüm malzemeyi sırasıyla karıştır. Kalıplara dök,pişir ve afiyetle yeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee...




CEVİZLİ VE ÜZÜMLÜ KEK



"Merhabalar;
Bu keki gelecek tarif diye koydum kenara ama, sıra gelene kadar kokacaktı nerdeyse ben bişey olmadan size tarifini vereyim diye düşündüm... :):)
Tarifi vereyim ki sanırım bir müddet bloğumla ilgilenemeyeceğim...
Pazar günü başladı nefes alamama, pazartesi günü evden çıktığımda yürüyerek 3 dk süren okuluma tam 15 dk da gidebildim. Okula gittiğimde zaten nefes alamıyordum... Apar topar hastaneye götürdüler. Yapılan sonuçlarda astımımın çok kötü seviyeye ulaştığı anlaşıldı. Üstüne üstlük 7.9 çıkan kan sayımım sonucunda doktor ayakta nasıl durabildiğime şaştı. Çünkü 7.8 çıkarsa sonuç kan takviyesi yapılması gerekiyormuş. Anlayacağınız şu ana gerek ciğerlerimin isyanı gerekse kanın yeterli oksijen taşıyamaması sonucunda ben yerle yeksan durumdayım. Bir odadan diğerine gidişim bile 10 dk sürüyor. Yolda mola veriyorum :). Az öncede eve doktor geldi ve oksijen tüpü bağlandı. Verdiğim arada yazıyorum bunları. Bunları demogoji olsun diye anlatmadım. Ortalıklarda görünmezsem ve hani merak eden olursa diye.
Hepinize bol bol sevgiler arkadaşlar"



http://sicakpaylasimlar.blogspot.com/

Kevgirin bu sayısı çok özel. Özelliğini bizler biliyoruz. Sevgili Esra'nın Büyüleyen Mutfağını Yaşatmak Amacımız...

Esra'nın aramızdan erken ayrılması hepimizi çok üzdü. Sevgili Selen ve Sevgili Zerrin çok güzel düşündüler.

Herkes kendi payına düşeni aldı Esranın Büyülü Mutfağından çıkan bu özel sayı için. Ve benim payıma da Esra'nın kendi tabiriyle kokmasın diye hasta haliyle yayınladığı Cevizli Üzümlü Keki düştü. Sevgili Esra o son yazısında bile bizleri düşünmüş.

Esrayla ilgili anım ne yazıkki yok. Çünkü ben Eylül 2007 den bu yana bloğumda sizlerleyim. Esra'yı bloğum olmadan öncede takip ederdim. Zaman zaman ona yorumlar bırakırdım ama çoğu zaman sessiz bir izleyicisiydim. En son hastayım diye yazınca ona mesaj bıraktım ama o ancak onaylamaya derman bulmuş kendinde.

Bu benim ona son mesajımdı

AYSEL dedi ki...
Canım Esra'cığım,Çok çok çooook geçmiş olsun. İnşallah en kısa zamanda toparlanıp sağlığına kavuşursun. Canım kendine dikkat et. Sıcacık, kocamaaaaan sevgiler.
22 Kasım 2007 Perşembe 03:08

O da bana Kış Hazırlıkları Etkinliğinde yorum bırakmıştı.


esra(büyüleyenmutfak) dedi ki...

merhaba,ne güzel hazırlıklar bunlarhepsi ne büyük emekellerinize sağlık sevgiler
17.11.2007 23:37
Burda amacımız Esra'nın tariflerini yaşatmak. Kekin tarifi için sizleri Esra'nın Büyüleyen Mutfağına yönlendiriyorum. Uğradığınızda lütfen dualarınızı ondan eksik etmeyin.
Esra'cığım mekanın cennet olsun. Sen şimdi seni merak etmeyeceğimiz en emin ellerdesin. Rahat uyu güzel insan.


MALZEMELER:
3 Yumurta
1 Su Bardağı Toz Şeker
1 Su Bardağı Süt
¾ Su Bardağı Sıvı Yağ
Portakal Kabuğu Rendesi(isterseniz)
2 Çay Kaşığı Tarçın
ceviz ve Üzüm (miktarı siz belirleyin)
Vanilya, Kabartma Tozu
Aldığı Kadar Un
YAPILIŞI:
Önce şekerve yumurtayı çırpıyoruz, sonra yağ,süt, tarçını karıştırıp un ,kabartma tozu, portakal kabuğu rendesi, vaniyayı ekleyip kek kıvamına getiriyoruz En son üzüm ve cevizi ekleyip yağlanmış kalıba harcımızı döküyoruz. 150 derece ve 30 dk yeterli olacaktır.

BROWNİ



http://ekmekarasihayat.blogspot.com/

Kevgir dergisinin Aralık sayısının Sevgili Esra'ya adanması beni sevindirdi.. Ben de dualarla uğurladığımız esra için kendi tarifleri arasından ona Browni yaptım, inşallah onun ki kadar lezzetli olmuştur da yukardan bana kızmıyordur :) Keşke ortak bir anımız olsaydı da anlatsaydım burada ama malesef öyle bi anı paylaşamamıştık henüz..çok üzgünüm. Bu yüzden ben de sevdiğim şu dizeleri yazayım..

"ölüm diye bir şey yok bu ummandaumutsuzluk da yok, hüzün de, kaygı da...bu umman sonsuz aşk ve sevgi doluiyiliğin, cömertliğin ummanı bu"
BROWNİ İÇİN:· 1 Su Bardağı Toz Şeker· 3 Yumurta· 1 Su Bardağı Süt· 3/2Su Bardağı Sıvı Yağ· Aldığı kadar Un· 3 Çorba Kaşığı Kakao· 1 Paket Kabartma Tozu· 1 Portakal Kabuğu Rendesi· 1 Vanilya· 1 Su Bardağı FındıkYAPILIŞI:Browni için şeker ve yumurtayı çırpın. Sonra süt,yağ,kakao,ve vaniyayı koyduktan sonra 1 bardak sosu kenara ayırın kabartma tozu, portakal kabuğu rendesi ve unu ekleyerek browni hamurunu hazırlayın. Fırından çıktıktan sonra sıcakken üstüne sosu ilave edin…AFİYET OLSUUUUUUUN


BROWNİ MUFFİN

"Merhabalar,
Kaynana çatlatan tarifler gündemimizde...
Lalecik en baştan beri benim en has en can dostlarımda biri. Ben aylardır bu etkinliğe katılırken hep arkadaş hatırına katılıyorum diyordum ki öyle. Yoksa hiç bir kuvvet beni bu etkinlik içine sokamazdı (sebebi bende saklı kalsın). Biliyorum ki bu tür işler çok emek istiyor. sevgili dostlarımın bu güzel hazırlıklarında benimde kolum uzansın onlara, elimi omuzlarında hissetsinler istiyorum. Lalecim sen bitanesin herşey senin için. Ayol her ay inşallah bu ay sondur diyorum diğer ay bakıyorum yine dostlardan biri. Ne olacak bu işin sonu bilemeyeceğim :):):)...
Bu etkinlik için ismi son derece uzun browni yaptım. Ne yapayım diye düşünürken geldi aklıoma fikir ve heyecanla kalkıp yaptım. Muffin konusunda ahkam kesemeyeceğim belki ama lezzeti konusunda kesebilirim. Daha öğrenecek çok şey var ve ben bu konuda diğer yemek konularında olduğu gibi hala pişmekteyim. Derdim sizlere denediğim ve memnun kaldığım lezzetlerle seslenmek...
Browniyi yaparken çok eğlendim. Yerken daha çok eğlendim. Tek başına eğlenmek olmaz dedim çıktım komşu ile güle oynaya çayla yedik içtik.Benim aklıma gelen hindistan cevizi ile yapmaktı. Ama hoş bir sunum elde etmek isteyince , çok az bir gıda boyasını poşet içinde hindistan cevizi ile karıştırdım. Ortaya bu görüntüler çıktı. Ne çok konuştun, ay susta ver şu tarifi dediğinizi mi duydum ne? Aaaaaaaa tamam veriyorum..."




http://kibeleninmutfagi.blogspot.com/
canım esram nur içinde yat. tarifleri hazırlarken içim sızladı. iki hafta önce kevgir için benden tarif istemisti. banu persembeye yetistir gönder olurmu dedi. sanki hissetmis gibi. esra seni hiç unutmayacağız.. okadar bereketli olduki esram tarifin..
MALZEMELER:muffin için,3 yumurta1,5 Su Bardağı Toz Şeker1 Sb Süt1 Sb Ayçiçek Yağı3 Tatlı Kaşığı Kakao1 Sb Fındık içi1 Vanilya,1 Kabartma tozu,Alabildiğince Un.Krema için,1 Paket Şanti3/4 Bardak Süt1 Paket Krema SertleştiriciÜstü için,İstenen Renk Gıda BoyasıHindistan Cevizi
YAPILIŞI:1- 3 Yumurta şekerle kar gibi olana kadar çırpılır.2- Süt ve Yağ ilave edilir çırpılır.3- Kakao ve Vanilya İlave edilip çırpılır,4- 1 Sb kadar karışımdan ayrılır.5- 1 sb kadar dövülmüş fındık, alabildiğince un ve kabartma tozu ilave edilir. Çırpılır.(Normal kekten biraz daha yğun kıvam olacak)6- Muffin kalıplarına kağıtlar konup içine tepeleme 1 yk içlerine konur. Önceden ısıtılmış 150 derece fırında 25 dk pişirilir.7- Şanti süt ile çırpıldıktan sonra krema sertleştirici ile de 2 dk çırpılır yarım saat kadar dinlenmeye bırakılır.8- Muffinlerin kağıtları çıkarılır. Ben Ucu kalın bir şırınga ile kenera ayırdığım karışımdan muffinlerin içine sıktım.9- Krema dan muffinlerin üstüne konur. En son renklendirilen Hindistan cevizlerinden kremaların üstüne serpilir.AFİYET OLSUNNNNNNNNNN


FINDIKLI TARTÖLET


"Ben yemek yapmayı ne zaman öğrendim hiç anlamamıştım. Bir gün bir yerde türlü yapmam gerekti , daha önce hiç yapmadığım halde başına geçtim sanki programlanmışım gibi tıkır tıkır yaptım.Uzunca bir süre bu şekilde yaptıktan sonra düşünmeye başladım ben bunları nasıl yapabiliyorum diye. Uzaylılar? Yok değil hiç karşılaşmadım , İlk yaşam ? yok ben daha önce yaşamadım bu da olmadı, uyurken beynime işlendi? Mümkün değil ben uyurken kendimi kaybediyorum yemek yapmayı nasıl kaydederim, kitaplardan ? yok bu konuda hiç kitap okumadım…Tam bunları düşünürken içeriden seslendi annem “ Esraaaaaaaaaa gel de salçayı ver “ dinkkkkkkkk jeton düştü bende. Annem, annem öğretmişti. Nasıl mı?Her yemek yapışında,ben muhakkak ağzı bir karış tv izlerken seslenirdi “Esraaaaaaaaa salçayı ver bana” bir giderdim salça yanında “anne burada ya beni niye çağırıyorsun” kapağını açar uzatırdım ama bende nasıl sinir nasıl sinir. Koşarak tv’min başına ama mümkün mü annemden kurtulmak” Esraaaaaaaaaaa tuzu ver” aaaaaaa tuz da yanında anne, olsun sen ver. Sırayla biberi ver, kaynamış suyu ver, soğanı ver derken ben yemeğin bütün aşamasında yanında olurdum. Ama her yemek teranesinden sonra ben ağlama krizine girerdim bunu beni gıcık etmek için yaptığını düşünürdümBu hep böyle sürdü ben o arada tüm yemekleri yapmayı öğrenmişim… Bana hep “yaparsın bana öğrenirsin kendine” derdi. Sordum “anne özelliklemi yaptın” diye… Öyleymiş Anneannemde ona öyle öğretmiş… Mutfak kahramanım bana çaktırmadan bütün yemekleri öğretmiş..Ne diyeyim ellerine ve yüreğine sağlık annecimArtık Mutfakta korkmadan deneyebiliyorum her şeyi ve elimde çok çabuktur bazen ben bile kendime hayret ediyorum.Fındıklı Tartoleti gördüm Oktay Ustanın yemek programında hemen kalktım ve denedim ben beğendim tadı çok güzeldi. Ama bir daha ki sefere daha ince yapmam gerektiğini anladım… Denemeniz şiddetle tavsiye olunur."



http://miscilek.blogspot.com/

FINDIKLI TARTOLET-1/4 su bardağı fındık-2 ,1/4 tatlı kaşığı şeker-1,1/4 su bardağı un-1/ tatlı kaşığı tuz-6 yemek kaşığı soğuk tereyağı-
Bir,iki yemek kaşığı soğuk suFındıkları ve şekeri blenderde iyice cekin.Tuzu,unu ve küçük parçalara bölünmüş tereyağını ekleyin ve hamuru oluşturabilmek için bir iki yemek kaşığı su ilavesi ile hamurumuzu oluşturun.Küçük tark kalıplarına hamurdan ceviz büyüklüğünde kopardığınız parçaları düzgünce yerleştirin.Hamurun iç kısmının kabarmaması için çatalla delikler açın veya ufak yağlı kağıtlar yerleştirerek üzerine bakliyat serpin.Fırınınızın orta derece( 170 ) 10-12 dakika kadar pişirin.
İÇ DOGUYU ,bizim evde çok sevildiği için ;120 gram bitter çikolata ve 1/2 paket kremayı benmari usulü eriterek hazırladım.Siz de sevdiğiniz farklı krema veya dolgu malzemesi kullanabilirsiniz.Fırından çıkmış ve iyice ılımış tartlarımıza bir tatlı kaşığı yardımı ile çikolatalı dolguyu pay ediyoruz..Dikkat,çikolatalı dolgu da iyice ılımış olsun ama.Üzerine ,kavrulmuş fındıklarla süslüyoruz.
MARMELATLI KURABİYE



"Milyon yıl önce yani ben lisede iken; çocukluğumdan beri delisi ve divanesi olduğum un helvasını pişirmesi için anneme yalvardım, eeeeeee kadın bıkmış evde yemek konusunda canavar bir kız ve istekler hiç bitmiyor…Yok dedi. Oysa ki canım anneannem her gelişinde “anneanne n’olur helva yapsana” dediğimde hemen küçük tüpün önüne oturur bana helvayı yapardı…İkilemezdi bileAnnem beni reddettikten sonra gezmeye gitti ve ben hemen üst kattaki arkadaşımı eve çağırıp “gelsene helva yapalım “ çığlıkları attım…İçine ne koyduğumuzu hatırlamıyorum ama helvayı pişirip tabağa koyduktan sonra bir daha o tabaktan çıkaramadım… 45 dk kadar uğraştık çıkarmak için çıkmadı… Anlayacağınız üzere yiyemedikte… (burada jaws müziği efekti var; danam danam dan dan danam geliyor anan) Annemin gelme saati yaklaştı ve biz fiyaskoyu tabaktan çıkaramıyoruz… Çözüm arkadaşımdan geldi tabağı çöpe attık… Annem hala o takımdaki 1 tabağın nerede olduğunu bilmiyor.İlk yemek pişirme olayım fiyasko idi anlayacağınız ama bu olay beni kamçıladı… Helvayı en sonunda harika yapar hale geldim…Geçen ayki "aralık" sofra dergisinde Marmelatlı kurabiye tarifi gördüm yapmalıyım diye düşündüm… Yaptımda tadı harika idi ama şeklinin dergideki ile alakası yoktu…Yılmak yok bunu da başaracağım inşallah bir daha ki sefere…"




http://illedeyemek.blogcu.com/

Sevgili Esra’ cım ;

Hani bana senin pratik tariflerine bayılıyorum diyordun ya,hani hep şen şakrak mesajlarınla sayfamı renklendiriyordun ya işte bende bu gün sana senin marmelatlı kurabiyelerinden yolluyorum.
Yılmak yok bunu da başaracağım inşallah bir daha ki sefere…Dediğin kurabiyeleri umarım beğenirsin…
Sevgilerimle….

MALZEMELER:· 250 Gr Oda Sıcaklığında Margarin· 3 Çorba Kaşığı Pudra Şekeri· 1 Adet Yumurta (sarısı içine akı yüzüne)· 3,5 Su Bardağı Un· 1 Paket Vanilya ve Kabartma Tozu· 1 Su Bardağı Dövülmüş Fındık· Çilek MarmelatıYAPILIŞI:Margarin , pudra şekeri, ve yumurta sarısını bir kapta mikserle iyice çırpın Ayrı bir kapta un, vanilya,ve kabartma tozunu karıştırın. Bu karışımı margarinli karışımın içine eleyin. Yoğurun. Yoğurduğunuz hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparın, her parçaya yuvarlak şekil verip ortasına parmakla bastırın…Hazırladığınız kurabiyeleri önce yumurta akına,sonra cevize batırıp yağlanmış tepsiye dizin. Önceden ısıtılmış fırında 20-25 dk pişirin. Soğuyunca ortadaki deliğe istediğinizi marmelattan koyun (ben çilek koydum)


FINDIKLI KURABİYE "Merhabalar;Tamam, canım ne kızıyorsunuz, azıcık ara verdim diye. Çok istiyorum yazmayı ve yazıyorummmmm…Eskiden beri bisküviler yer etti hayatımızda. Uzun finger bisküviler, kare pötibörler. Öyle şimdiki gibi paketle de değil. Ufacık ufacık harçlıklar biriktirilir bakkal amcaya koşulur, “Şundaaaaaaaaaaaan, bundaaaaaaaaaaaaaaaaaannnnn bide artarsa tabiî ki gofret bakkal amca” amca da genelde sonu gelmeyen istekler sonucunda “bücürrrrrr yok artık azıcık paranla bakkalı satın alsaydın” der moral bozulur ama bisküvileri eline alınca tüm hüzün bir anda yok olurdu.Tabiî ki eve çok geç gidilmesi lazım. Çünkü evde başka bir yeme canavarı kardeş yaşamaktadır. Eve varmadan tüm bisküviler özenle bitirilir. Eve geç gittiğinden dolayı annenin bakışları da beni bitirir. Ama paylaşmaktansa buna değerdi sanırım. He he he. (pisim evet)Hepimizin favori bisküvileri de vardır eminim. Benim ki fındıklı bisküviler.E annenin evde yaptığı kurabiyeler bisküvilere benzetildiği için her zaman çok sevilmiştir. Zamanla da bu tattan vazgeçilememiş kendimce kurabiye deneme çalışmalarına girmişimdir. Ama benim şimdiye kadar denediklerim arasında en sevdiğim ve en büyük favorim fındıklı kurabiyedir. Üstüne tanımıyorum. Sizde denerseniz beğeneceksiniz eminim. Valla. Aaaaaaaaaaaaaaaaaa, eminim dedim ya, daha ne inanmıyormuş gibi bakıyorsunuz. Hadisenize. Cık cık cık"


http://mutfaktahosseda.blogspot.com/

Esra ile blog sayfamı ilk açtığım dönemde tatlı yorumları sayesinde tanıştım sık sık birbirimizi ziyaret ettik birbirimizin tariflerini denedik üzücü haberini alınca mutfağa bile giremedim hiç görmediğim ama çok sevdiğim bir arkadaşımı kaybettim kevgir'in yeni sayısında Esra'nın tariflerinin yapılacağını duyunca ikimizinde denediği beğendiği fındıklı kurabiye tarifini tekrar yayınlamak istedim. Mekanın Cennet Olsun Esra...

MALZEMELER:· 250 Gr Oda Sıcaklığında Margarin· 3 Çorba Kaşığı Pudra Şekeri· Alabildiğince Bardağı Un· 1 Paket Vanilya ve Kabartma Tozu· Dövülmüş Fındık· Tarçın ve Şeker KarışımıYAPILIŞI:Yapımı çok kolay. Un, pudra şekeri ve yağ yoğrulur. İçine kabartma tozu, vanilya ve fındık eklenir. Kulak memesi kıvamını alınca küçük toplar yapılarak tepsiye dizilir.Fırından çıkınca sıcakken hazırladığımız toz şeker ve tarçın karışımına bulanırlar. AFİYET OLSUUUUUUUUUUUUUUUUUN


FINDIK EZMELİ KURABİYE


" Merhabalar…Öncelikle söylemek istiyorum canım ciğerim arkadaşlarım. Şöyle bir durum olmasın, aman ha. Şeker hamurundan ben tırstım ama, bu sizi yanıltmasın. Bence herkes, kendi tecrübelerini yaşamalıdır. Sakın benim yakınma, şikayetlenmelerime bakıp, yapmak istediğiniz bir işten vazgeçmeyin. Üzülürümmmmmmmmmm…Etkinlik #22 nin bu ayki ev sahibi sevgili yemek şenliği Hülya kendisine kolaylık ve başarılar diliyorum.Ya günlerdir düşünüyorum, etkinliğe ne yapsam, ne yapsam diye. En sonunda, leziz dergisini karıştırırken karşıma, Fıstık ezmeli kurabiyeler çıktı. Hemen yapmak istedim. Fıstık ezmesi sipariş ettim ama geç gelecekti ve ben etkinliğe yetişemeyebilirdim. Sipariş ettiğim kişi, fıstık ezmesi bulamadığını söyleyince hayallerim yıkıldı.Ben de son gayret “ bana fındık ezmesi bulabilirsen onu alır mısın?” dedim. Yihuuuuuuuu onu bulmuş. Sıra hamurda, o ne yaaaaaaaaaaaaa yine mi gr olayı, yok ben bayılacağım. Yok mudur bu işin ölçülüsü,? Gıcık ötesi gıcığım gram olayına ben. Boş veeeeer dedim kendi kendime. Bildiğin kurabiyeyi yap.Başladım ben kendimce, kakao tabanlı kurabiye yapımına. Yarım katı yağ, Yarım çay bardağı sıvı yağ, 1 bardak şeker, 1 Yumurta, 1 çay bardağı kakao, vanilya, kabartma tozu, ve alabildiğince un. Hamuru yoğurdum zeminde açacağım ve su bardağı ile keseceğim. Hamurum un ufak oluyor. Kafayı Kesin Kemireceğim. Sabret dedim. Bekle dedim, hamuru dinlenmeye bıraktım. Dinlenince biraz daha kolay oldu şekil vermek. 150 derecede 30 dk pişirdim.Fındık ezmesini daha önce hiç yememiştim. Kavanozun kapağını açıp tadına bakınca çarpıldım.Mmmmmmmmmmm harikaydı. 1 Tatlı kaşığı tereyağıyla iyice karıştırdıktan sonra. İki kurabiye arasına sürdüm. Kokusu lezzeti harikaydı.Kendimi bir taktir ettim, bir taktir ettim sormayın. Bu kadar iş ve yoğunluk arasında bile etkinliğe katılmayı başarabildim. “Aferin Esra” :) “Teşekkürler Esra” :)Öptüm siziHa unutmadan yavruları annesi kömürlüğe kaçırdı bana sadece uzaktan bakıyorlar artık fotoğraflarını çekemiyorum ama gayet iyiler."



Biliyorum, boyumdan büyük işlere kalkıştım; ben kim, Kevgir’e yazı yazmak kim ama bu sana hediye edilecek bir Kevgir’di Esracığım, o yüzden bu cahil cesareti... Hem zaten tarif senin tarifin olduktan sonra, lezzetten de görüntüden de emin olmamak mümkün mü? Hemen en iyi yapabileceğim şeylerden, yani kurabiyelerinden birini seçmek istedim; ben de senin gibi ağzıma bir kaşık fındık ezmesi atınca çarpılanlardanım, o yüzden hiç düşünmeden aldım fındık ezmeli kurabiyelerini. Hemen pişirdim; birazcık süsleyip püsledim, gözüne girebilmek için; bir de senin kullandığın yeşil oluklu kartondan aldım hemen, onun üzerinde çektim fotoğraflarımı, beceriksizce ve sana sunuyorum senin kurabiyelerini, yetiştirdiğin bir öğrencin gibi… Bir “afferin”i hak ettim mi öğretmenim?


ELMALI TART


" MerhabaBir etkinliği de atlattık şimdiden sıradaki etkinliğin konusunu merak eder oldum. :)Bu arada bende boş durmadım yaptım bir şeyler işte. Ne mi mmmmmmm mesela elmalı tart olsun mu? Olsun, olsun…Elma veya meyve çocukluğumdan beri çok düşkünlüğüm yok. Aklıma gelmiyor meyve yemek. Dolapça çürütüp çöpe attığım çok oluyor. Ama o melun çikolata hiç çıkmıyor aklımdan ne hikmetse.Kardeşim ve annemler ise tam tersine meyve düşkünü insanlardır. Çok severler. İstanbul da otururken annem pazara giderdi o dönene kadar duvarda oturur korku ile gelmesini beklerdim. Çünkü o korkunç e–5 yolunun karşısına geçip geri gelmesi gerekiyordu. Her hafta durum böyleydi. Pazara tek gitme sebebi ise tam bir yeme canavarı olan kardeşimdi.Eve gelen meyveler hafta sonuna doğru biterdi. Amaaaaaaaaaaaaa birde haftaortasında biterse görün şenliği. Dolaptakilerin tüketilme sırasını söylüyorum. Önce meyveler özenle bitirilir. Sonra hiç bir şey kalmamışsa deniz, domatesleri meyve niyetiyle yemeye başlardı. Sonra yeşilbiberler… Bir keresinde hiç unutmam kuru soğan yemeye başlamıştı da Allahtan Pazar vakti geldi.Özledim keratta kerattayı yaz gelse de tatile gelse özlem gidersek…Neyse almışım yine elmaları, atmışım dolaba, unutmuşum. Gördüm ve aklıma yemek gelmedi, tuttum elmalı tart yaptım. :) Ama ben elmalı her şeye bayılıyoruuuuuuuuuuuum"



http://burcucaliskan.blogspot.com/

Büyüleyen mutfak kokusunun bizlere getirdiği Esra'mızı ben de mutfağımdan çıkan çaylı kurabiye kokusu sayesinde tanımıştım. Bloguma bıraktığı ilk yorumda 'Merhaba Burcu Taktiğini sevdimKandırıkcılık :):):)Severim kandırıkcılığı Çoğu arkadaş gibi bende çayla yapılan kurabiye duydum ama şaşırmadım Ellerine sağlık Bundan sonra 'çay yer misiniz?' diye soranlara karşı dikkatli olucam he he he' diyordu sevgili Esra.Hala kandırıkçılık yapıyorsun biliyorum Esra'cım. Son kandırıkçılık paylaşımımız biliyorum ama pasını alıyorum.Bakalım 'Elmalı Tart' tarifini bu şekliyle tanıyabilecek misin?

Tarif tamamen bana aittir. Denerseniz, memnun kalırsınız umarım. Sevgiler.
MALZEMELER·
1 Yumurta· 3 Kaşık Yoğurt· 1 Çay bardağı Sıvı Yağ· ½ Paket Katı Yağ (ben tereyağı Kullandım)· 1 Çay Bardağı Pudra Şekeri· Vanilya· Kabartma Tozu· Aldığı Kadar Unİç Malzemesi:· 5 Adet Elma· 3 Yemek Kaşığı Şeker· 1 Su Bardağı Ceviz· 3 Tatlı Kaşığı Tarçın
YAPILIŞI:Tüm hamur malzemeleri karıştırılarak, kulak memesi kıvamında hamur yoğrulur. Benim tart kalıbı vardı ona göre açık kenarlarını merdane yardımı ile kestim şekli bozulmadı. İç malzemesi ise; elmalar rendelenir, içine şeker ve tarçın konarak suyunu çekene kadar pişmesi sağlanır ateşten almadan ceviz konur. Tart hamurunu üstüne biraz soğutulduktan sonra yayılır. Kenarlardan artan parçalar yine merdane yarımı ile açılır ve 2 cmlik şeritler halinde kesilerek üzerine kafes yapılır. Fırına verilir.Ben piştikten sonra soğuttum ve geniş bir tabağa dikkatlice ters çevirdim sonra yine başka bir tabağa düzgünce koydum. AFİYET OLSUUUUUUUUN


LİMONLU SOĞUK PASTA
"Merhabalar;Müthiş hareketli bir hafta sonu geçirdim. İnanamadım zaten sizde inanamayacaksınız. Geçen hafta boyunca uyandım okula gittim, eve geldim, kedileri besledim, yemek yaptım yedim. Uyudum. Uyandım, okula gittim, eve geldim, kedileri besledim, yemek yaptım yedim. Uyudum. Bla bla blaDurun bu bir şey değil arada birde hastalandım. Millet sıcaktan kavrulurken ben burada soğuktan üşüttüm ve bademciklerim iltihaplandı. Koma halinde yattım 2 gün. Ateşim çok yüksek olduğu için hep üşüdüm yorgan altından çıkmadım (Allah’ım harekete bak bu kadar harekete yürek dayanmaz). Gerçekten çooooook hareketliydi çok :) :) :)devamı ve daha fazlası hatta tarif :):):):):)"http://baharyeli.blogspot.com/
Uzun zamandan beri ilk defa bloglara ugradigimda maalesef aci bir haberle karsilastim. Esranin kayibi. Keske bu yüregi sevgi dolu insani tanima firsatim olsaydi . Mekanin cennet olsun Esracim, Nur icinde yatarsin Insallah...Bu etkinlikte katilabildigim icin cok sevincligim. Esra icin birsey yapabilmek beni cok mutlu etti.


ÇİKOLATA


"Merhabalar;
Bir etkinliğin ardından diğer etkinlik... Günlerdir sayfama bişey eklememişken etkinlikler dolayısı ile ve benimde arkadaşları yalnız bırakmayı istememem dolayısıyla insan üstü bir çaba ile şükür ikisine de hazırlandım
Bu defa ki etkinlik
Selen'in o güzel katkıları ile ve süper fikri ile şölene dönüşecek bence çünkü işin içinde çocuklar var. Onların ellerini dokundurdukları herşey süper oluyor. E bu etkinlikte yine bizimle beraber çocuklarımız.
Selen'i yaptığı ve önerdiği işlere katılırım. Sevgili dost kevgirin ilk gününden beri yanımızda. Bu etkinliğe katılmamın yegane sebebi ise onun dost ve gülen yüzüdür.
Neyse etkinlik konusunu ilk açıkladığında çocukların elleri de olsun fotolarda deyince şöyle bir hayal kırıklığına uğradım önce "ayol bende değil çocuk, koca bile yok" dedim. Sanırım ben katılamayacaktım. Sonra köşeli jetonum düştü ve dedim ki " ne diyorsun sen ya yüzlerce çocuğun arasındasın sende ufaklık elinden bol ne var". :)
Aldım makineyi elime çeşit çeşit çektim çocukları en beğendiğim 2 tanesini de etkinlik için kullandım.
E şimdi etkinlik için bişeyler yapmak lazımdı. Madem çocuklar ellerinde çikolatalar ile poz verdiler bende çikolata yapayım dedim. Fikir çok basitmiş gibi görünsede fotoğraflarda gördüğünüz o 2-3 parça çikolatayı yapana kadar akla karayı seçtim. Gerçekten meşakatli bir işmiş. Süsleyip püsleyerek fotoları yaptığım çikolataları size matah bişeymiş gibi sunuyorum idare ediverin artık :) "

http://beceriksizgelinden.blogspot.com/

Bu guzel dergi bu ay , simdi aramizda olmayan guzel insan , sevgili Esra icin ozel olucak.Benim ismimdende belli olacagi gibi oyle ozel seyler beceremiyecegimden Esra'nin minik eller mutfakta etkinligi icin katilmis oldugu cikolatayi yapmaya calistim.Onunda dedigi gibi cokta kolay olmadi.Kalipla kesmeye calisirken kirilip durdular.Aslinda cikolata kaliplarina koyup yapmak aklima geldi ama onun tarifini ve yapis seklini degistirmek istemedim.Onun yaptigi gibi ,ona ozel olsun diyerek kaliplari kullanmadim.Benim yaptiklarim onun yaptiklari ile kiyaslanamazlar biliyorum ama bende bu yapilan guzel iste bir tuzum olsun istedim.Hic bir malzemede degisiklik yapmadigimdan( sadece benim uzumlu ve fistikli tane cikolatalarim yoktu)aynen onun yazdigi gibi tarifi buraya geciriyorum.Esra'cigim seninle tanismadik ,belki hic yazismadik ama hep dualarimdasin.

MALZEMELER:150 gr Eritmelik GanajFile FındıkFike Antep FıstığıÜzümlü ve Fıstıklı Tane çikolatalarBir Kaç Çeşit Kurabiye Kalıbı
YAPILIŞI:Ganajı benmari ususlü erittim. Yağlı kağıt üzerine sererek düzelttim. Kalıpları yerleştirdim. Üzerine Fındık,fıstık ve tane çikolataları yerleştirdim.Ne kadar kolay anlattım ama acemi olunca kalıplardan kırarak çıkardığım çikolatalar yüzenden bu işlemi 3-4 kez tekrarladım :):):).


ÇİKOLATALI PASTA


"Merhabalar…Uzun zaman oldu yazı eklemeyeli. Ondan daha uzun zaman aldı, yaş pasta yapmam. En son, şeker hamurlu pasta idi. Neydi, nasıl yapmıştım, fark edememiştim bile. O yüzden tarifini de verememiştim.Öyle bir rehavet çökmüştü ki üstüme. Kevgir’i hazırlarken ki o telaşımız. Ardından sizlerin gezip beğenmesi, destek olmak adına çoğu arkadaşımızın barneri sayfasına eklemesi ve yine birçok blogda bizden övgü ile bahsedilmesi. Hepsi bende bir rehavet yaptı, bir rehavet yaptı sormayın. Yayıldım kaldım. Çok Mutluyum ve hepinize çok çok teşekkürler ediyorum. İyi ki varsınız.O rehavet bitti 2. sayı için hazırlıklara çoktan başladık. Hadi hayırlısı deyip kendi blogumla da ilgilenme vakti geldi dedim ve bugün yaptığım ve tadını da çok beğendiğim, yaş pasta tarifini size taze taze vereyim dedim.Beni sık sık ziyaret edenler iyi bilir, kendimi tebrik etmeyi severim. Bu pastanın yapımı sonucunda da yine kendimi tebrik edeceğim. Yok tutamazsınız edeceğim. Aslında yaş pasta çok da becerikli olduğum bir konu değil o yüzden mümkün olduğunca az yapıyorum. Çok isterdim pastacılık kurslarına gidip özellikle süslemesini öğrenmeyi. Şimdilik kendi çapımda süsleme ile benim pasta karşınızda.Veeeeeeeeeeee “aferin Esra tebrik ederim harikasın hatun :)”"Rica ederim Esra afiyet olsun maşallah patlayana kadar yedin”Kendi kendimi öveyim azıcık di mi :)?"


http://nalanmutfakta.blogspot.com/
MALZEMELER:PANDİSPANYA: (Bu Tarif bana ait)· 5 Yumurta· 4 Türk Kahvesi Fincanı Şeker· 7 Türk Kahvesi Fincanı Un· 1 Vanilya· 1 Kabartma Tozu· 1 Portakal Kabuğu RendesiKREMASI: (Tembel İşi :) )· 1 Poşet Sade Krem Şanti· 2 Poşet Kakaolu Krem Şanti· 2,5 Su Bardağı SütSÜSLEMESİ:· Fındık ,fıstık :), Renkli çikolatalar, Damla
:Pandispanya için önce 5 yumurta ve şeker köpürene kadar çırpılır. Sonra portakal kabuğu rendesi, un, vanilya ve kab. Tozu eklenir. Kelepçeli kalıp varsa ona yoksa küçük bir tepsiye dökülere 150 derecede 45-50 dk pişirilirSade şanti ve kakaolu şantilerden biri tarifine göre hazırlanır. Pişen kek soğuduktan sonra ortadan bölünerek, Kakaolu şanti sürülür. Diğer kat kapatılır. Sade şanti ile pasta kaplanır. Kalan kakaolu şanti yarım bardak süt ile hazırlanır. Pasta bu koyu kıvamdaki şanti ile süslenir. Üstüne istenilen malzemelerden dizilir. Zevkinize kalmış. AFİYET OLSUUUUUUUUUUN




13 yorum:

Dilek'ce dedi ki...

Emegi gecen tüm arkadaslari kutluyorum. HArika bir is basarmissiniz!

HULYA dedi ki...

Sevgili Zerrin'im
ve emeği geçen herkes,
Yine harika bir sayı olmuş.Esra'cığımın birbirinden nefis büyüleyen tarifleri onu sevenlerin elinde yeniden hayat bulmuş.Hepimizin ellerine sağlık.ESRA'M RAHAT UYU SENİ HİÇ BİR ZAMAN UNUTMAYACAĞIZ!!!

Adsız dedi ki...

Merhabalar,
Esra nasılda şanslı bir insanmış sizler gibi arkadaşları olduğu için ve sizlerde ne kadar şanslısınız Esra'yı tanıdığınız için..
O kadar güzel bir etkinlik ki bu; bir dakika önce insanın gözleri yaşarıp burnunu çekerken, bir bakıyorsunuz biraz sonra dudağınızda bir gülümseme ile ve sevgiyle yazılan yazıları okuyorsunuz..
Herkesin ama herkesin ellerine yüreğine sağlık. Ben eminim ki Esra yukarlarda bir yerde mutlu mesut sizleri seyredip sizlerle gurur duyuyor..
Mekanı cennet olsun bu güzel insanın..
Herkese yürek dolusu sevgiler..

anneminkizıyim dedi ki...

Merhaba Zerrincigim, sizin ve emegi gecen herkesin ellerine saglik, harika bir dergi olmus. Esra gercekten cok sansli imis 4 gün icinde degerli arkadaslarindan harika bir ani olarak yapilan bu eser herkese nasip olmaz, Allahim mekanini cennet etsin insallah. Sevgiler...

Adsız dedi ki...

Çok çok güzel bir dergi olmuş! Başta Zerrin olmak üzere herkesin ellerine sağlık!
Ben de geç kaldığım için çok çok üzüldüm doğrusu!
Sevgiler!
Burçak
http//www.mutlulukmutfaktagizlidir.blogspot.com

NESRIN dedi ki...

Dergi cok guzel olmus ellerinize saglik.

İpek Kuscu dedi ki...

merhaba,Selen,
Benim size gönderdiğim tariften apayrı ,bir tarif yer alıyor burada,karışıklık mı oldu ?
Okuyucuları ,görüntü ile çelişen bir tarifle yanıltmayalım.

Disalce dedi ki...

pastalar tatlılar..

işte burası benim sayfam..ıımmhh...

hulela dedi ki...

kevgir yne dopdolu ama bu sefer rahmetli esra 'mızın hatıralarıyla dolu
tüm tarifler harika esra 'nın kabri nur mekanı cennet olsun
emeği geçen arkadaşlara teşekkürler.

Baharcicegi dedi ki...

zerrincim emeginize yüreginize saglik,kisa bir zamanda büyük bir is basardiniz.Cok yoruldunuz mam degmis,cok güzel hazirlamissiniz hepinizi kutlarim.
katilan destek veren arkadaslarin ellerine saglik,blog arkadasliginin en güzel örnegini sergilediler.
Esra icindi hersey,mekani cenet olsun

Leziz Tarifler dedi ki...

Ben çok istememe rağmen, Esra'yı anma etkinliğine, yoğun iş tempomdan dolayı katılamadım. Katılan tüm arkadaşların ellerine sağlık. Hepimiz Esra'yı unutmayacağız. Mekanı cennet olsun.

NiNo dedi ki...

birbirinden enfes tatlilar bizlere renk kattilar

Adsız dedi ki...

merhaba
bende uzun süredir blogdayım,zaman zaman değişik blogları dolaşır bakarım özellikler yemek blogları çok ilgimi çeker ve tesadüfen bu dergiyi buldum.Esra hanım kim bilmiyorum,tanımadım ancak okuduklarımdan sonra benim için büyük bir kayıp olduğunu anladım.Allah rahmet eylesin mekaı cennet olsun.Derginizi tebrik ediyorum ve bundan sonra sıkı takipcisiyim..Emeğinize sağlık..